DEREBAHÇELİ/ALİ KAYIKÇI
“55”E, “55’LİK” “İLKELER!..”
(“Seçim Sath-ı ”na doğru, “Vatandaşım ne ister?”, “Hicviye”li bir tespit):
S |
aygıdeğer Okuyucularımız!..
Bilindiği üzere, “6 Buçuk Masa”nın aylardan beridir istediği, “Cumhur İktidarı”nın ise “Haziran 2023” diye defaatle vurguladığı “gelecek seçimler” için bir de “Samsunlu Vatandaşlar”ın ne dediğini, nasıl bir “meb’ûs/milletvekili”ni hayâllediğini bilmek isteyen/en azından merak edenlere “M/Mim harfiyle başlayan” bİr “Klavuz/Rehber” olmak üzere biz de aşağıdaki “ideal idare/yönetici vasıfları”nı (ilk 24 maddesini); bir dönem “Sadrazâmlık/Başvekillik” de yapmış bulunan, Dârülfünûn/İstanbul Üniversitesi “Târih-i Hikmet Müderrisi/Profesörü” olarak kültür-sanat hayâtımızda büyük bir şöhrete kavuşmuş olan “Ahmed Vefik Paşa (d. 1882, ö. 1891)”dan, sonrasını ise “Prof. Dr. Üstün Dökmen”in kaleminden ve “Üstâd Gazeteci-Yazar Abdurrahman Dilipak” Ağabeyin, “Yeni Akit Gazetesi”nin 28 Temmuz 2022 günlü nüshası 9’uncu sayfasında “Siyasete Girmek İsteyenlere” başlıklı makâlesi ve dahi “Kâmûs-ı Türkî/Temel Türkçe Sözlük” ile “Türkiye Gazetesi Dînî Terimler Sözlüğü”nden harmanlamak suretiyle, şöylece bir sunmak, en nihayetinde ise Sizleri mısralarımızla başbaşa bırakmak istiyoruz:
- Mûteber (îtibâr gören/hâtırı sayılır, hürmetli, muhterem) bir zât),
- Mûtenâ (dikkatle ve özenerek seçilmiş, mühim bir kişi),
- Mûtedil (itidal sahibi, ılımlı, orta hâlde bulunan, mülâyim, ölçülü olan),
- Mu’tezim (azimli, kararlı),
- Mutlif (affedici, bağışlayıcı),
- Muvakkit (zamana duyarlı, zamanını isrâf etmeyen, boşa zaman harcamayan),
- Muvaffak (başarılı, nâil olan),
- Muzaffer (başaran, eli yetişen/ulaşan, galip gelen),
- Müdebbir (tedbirli, her işin arkasını ve sonunu düşünüp önceden çâre arayan, işin her yönünü iyi plânlayan),
- Müeyyid (disiplinli, kuvvetlendiren, sağlaştıran, destekleyen, yardım eden, imdâda yetişen),
- Mütefekkir (düşünen, düşüncesi olan, düşünür),
- Müteferrih (güleryüzlü, ferahlatan),
- Muhibbi (gönül ehli, sevgi dolu, muhabbetli),
- Mükrim (cömert, ikrâm eden, misafir ağırlayan),
- Mültefit (iltifat eden, güzel söz ve hikmetle konuşan, güleryüz gösteren, hoşça davranan),
- Mümeyyiz (iyiyi kötüden ve doğruyu yanlış/eğriden ayıran),
- Münevver (hakîkatin bilgisine sahip, okumuş, kültürlü, ileri görüşlü kimse),
- Mübeşşir (müjdeleyici, müjde veren, iyi haber vererek sevindiren),
- Mübeccel (ululanmış, yüceltilmiş),
- Muvahhid (Cenâb-ı Allah’ın birliğine inanan, müşrik ve münâfık olmayan),
- Mücerrib (tecrübeli, denenmiş, tecrübe olunmuş),
- Müfarik (fark edebilen, tefrik edebilen),
- Müheyyâ (her zaman işiyle ilgili her göreve hazır olan),
- Müceddîd (yenileyici, kuvvetlendirici, iki günü birbirine eş olmadan ilerleyen),
- Müteşebbis (teşebbüs eden, girişimci),
- Müstebit (baskıcı, istibdat yanlısı olmamalı),
- Mütehassıs (ihtisas sahibi, uzman),
- Müşfik (merhametli, acıyan, seven, sevgi gösteren, şevkatli),
- Mûcit (yeni buluşlar/şeyler yapabilen, icad eden),
- Müstaid (istidat sahibi, kâbiliyetli, zekî, uyanık),
- Muâsır (yaşadığı zamana ve mekâna şâhid, asrının imkân ve risklerinin farkında olan),
- Müstakil (bağımsız, kendi başına, bir yere bağlı olmayan),
- Mütemadi tekâmül (sürekli gelişen, iki günü birbirine eş olmayan),
- Müstazim (azimli, gayretli),
- Mücerret düşünce sahibi/müşahhas konuşan (ihata eden/kuşatan),
- Müşâhid (gözle gören, müşâhede eden, gözleyen, gözlemci),
- Mütevâzî (kendini aşağı tutan, alçakgönüllü, kibirsiz, tavâzu sahibi),
- Müzâkereci (mevzuyu efradına cami, ağyarına mani ele almak için istişâre ve müşâvere eden olmalı),
- Mutaassıb/Kendi tarafını körükörüne tutan/aşırı taraftar/dayatıcı olmamalı,
- Müsrif/İsrâf eden, malını boş yere harcayan ve yok eden/tutumsuz olmamalı,
- Müvesvis/Vesveseci/kuşkucu olmamalı,
- Mukallid/Taklitçi olmamalı,
- Müzevvir/Yalancı, hileci, dolandırıcı, arabozucu, yalan dolanla iş çeviren olmamalı,
- Müessir/İz bırakan, tesir eden, hükmünü yürüten, etkeli olmalı,
- Mes’ûliyetli/Sorumluluk sahibi,
- Mülâyim/Muvâfık/Halîm, yavaş, yumuşak huylu olmalı,
- Müsterîh/Huzurlu, gönlü rahat olan,
- Müfsid/İfsâd eden, karışıklık çıkaran ve bozgunculuk yapan, fenâlaştıran olmamalı,
- Müsâvâta/Eşitliğe, aynı hâl ve derecede olmaya ehemmiyet vermeli, ayırımcılık yapmamalı,
- Münâfık/İkiyüzlü, arabozucu, inanmadığı hâlde müslümanları aldatmak için müslüman görünen olmamalı,
- Müdâhalede aşırıya kaçmamalı/Yeterli bilgi toplamalı,
- Müneccim/Astrolog olmamalı, kâhinlere, falcılara inanmamalı, bilinmeyen şeyleri bunlara sormamalı,
- Müşkilpesend/Zor beğenen, her şeye bir bahâne bulan olmamalı,
- Mahzûn/Her daim hüzünlü, kaygılı, tasalı, üzüntülü, üzgün olmamalı, ümitvar olmalı,
- Münâsip müsâmahalı/Uygun hoşgörülü olmalı, bâzı şeyleri görmezlikten gelmelidir…
Ve dahi “Mücâhid/Allah yolunda din düşmanları ile çarpışan/cihâd eden” olmalı, “efradına cami ağyarına mani” düşünmeli, kuralları açıkça belirlemeli, sabırlı olmalı, paylaşmayı ve paylaştırmayı bilmeli, görev taksimi yapabilmeli, şehvet esiri olmamalı; fuhşiyât, LGTB’lilerden, alkol, kumar ve uyuşturucudan uzak durmalıdır…
= = = ( – 1 – ) = = =
“Tek Memeli” hayranları bizdedir;
Önce “Başkan”, sonra “Meb’ûs” gözdedir;
“Milliyetçi”, derler o da sözdedir!..
“55”e, “55’lik” ilke var;
“Târihe” bak, nice şehir, ülke var!..
“2’lisi”, elbette ki “kıt” verir;
“Dört Memeli”, kova-kova “süt” verir;
Sahipleri, bolca “yemlik-ot” verir!..
“55”e, “55’lik” ilke var;
“Târihe” bak, nice şehir, ülke var!..
“Kör Memeli”, “sağmal” değil “etlik”tir;
Salın gitsin, dağ-bayır hep otluktur;
Ya “kasap”a, ya “kurban”a “sat’lık”tır!..
“55”e, “55’lik” ilke var;
“Târihe” bak, nice şehir, ülke var!..
= = = ( – 2 – ) = = =
“Vekil” için “55’lik ilke” var;
“Samsun” özel, “seveni” çok, hem ağyâr;
Yetki Sende, ey “Seçmen”im ver ayar!..
“55”e, bir “55” katmalı;
“Kalkınma”da, rakibe fark atmalı!..
“Vekil” için, “55’lik ilke”miz;
Hem “bölge”ye, hem “dünya”ya ülkemiz;
“Örnek” olur, “gözde” olur; tertemiz!..
“55”e, bir “55” katmalı;
“Kalkınma”da, rakibe fark atmalı!..
“Vekil” için, “55”lik arma”mız;
“Osmanlı” var, “Cumhuriyet” karmamız;
“Aha sandık”, olmaz geri durmamız!..
“55”e, bir “55” katmalı;
“Kalkınma”da, rakibe fark atmalı!..
KAYIKÇ’Ali, “55”e çalışmak;
“Tek Meme”ye, olmaz bizde alışmak;
“Batı Park”ta, “Basat” gibi vuruşmak!..
“55”e, bir “55” katmalı;
“Kalkınma”da, “Gazoz” gibi atmalı!..