“SLOGAN”LA OLMADI; NE “İTTİHAD, TERAKKİ!..” « Samsun Haber | Samsun Son Dakika Haberler

Kızılırmak Deltası’nda Bahar Güzelliği

EĞİTİM, FOTO GALERİ, GÜNDEM, KÜLTÜR SANAT, SİYASET

Atakum’da zafer coşkusu

EĞİTİM, GÜNDEM, KÜLTÜR SANAT, MAGAZİN, SİYASET

              “SLOGAN”LA OLMADI; NE “İTTİHAD, TERAKKİ!..”

DEREBAHÇELİ/ALİ KAYIKÇI

 

                                                                        “SLOGAN”LA OLMADI; NE “İTTİHAD, TERAKKİ!..”

                                                               (“Malûmlar”a “Taşlama”, mısra-mısra haşlama):

 

 

S

aygıdeğer Okuyucularımız!..

“Türkiye Gazetesi”nin 25 Haziran 2022 günlü nüshası 7’nci sayfasındaki “Geniş Açı/Fikir Tartışma” köşesinde yazan “Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Sn. Prof. Dr. Osman Kayra” Beyefendi, “Kimliğimizi Kaybettik! Hükümsüzdür” başlıklı makâlesinde;  oldukça ilginç bir mevzuyu elealmak suretiyle değerlendirmelerde bulunmakta, alt başlığı altında da şunları söylemektedir:

“Ne de olsa Batılı olduk; opera ve operetler yazmalıydık. Değişim devri müzisyenlerinden Muhlis Sebahaddîn Bey’in yazdığı meşhur bir operet vardır. Sözleri de devrin felsefesine uygundur: ‘Vur patlasın, çal oynasın, bu hayat böyle geçer, hey bu hayat böyle geçer!..’ Sonrasında ise Orhan Veli’nin “Düşünme-Arzu et… Bak böcekler de öyle yapıyor” Böcek gibi yaşa! İster haşarat ol, ister uç uç beceği! İnsan kimliksiz ol yeter” şeklindeki mısralarına yer vermekte, ardından da şöyle devam etmektedir:

“’Ne atom bombası, ne Londra konferansı. Bir elinde cımbız bir elinde ayna. Umudurunda mı Dünya?’ ve ‘Ah bir de rakı şişesinde balık olsam’ diyor. Şâirin ve o dönem tayfasının her istediği oldu. Gençler düşünmüyor, böcek gibi yaşıyorlar. Rakı şişesinde balık da oldular. Düşünenlere yön verenler de, onları kendileri gibi düşündürdüler. Kutsal ve millî kavramlar unutturuldu. Yerine uluslararası kavramlar ikâme edildi. Müzik, sokak hareketleri, mitingler, toplu gösteriler, bol sloganlı içi boşaltılmış bir hayat.

Kelimeler, düşüncelerin kalıplarıdır. Sloganlarda senin yerine başkası düşünür ve düşüncesini kalıba döker. Sen de onu tekrarlarsın. Slogan,  fikri dumura uğratır. Şimdiki gençlik slogan gençliği oldu. Târih, sosyaloji, din, felsefe, ekonomi gençler için ikinci plândadır. Çünkü düşünmüyorlar, böcek gibi yaşıyorlar…

…İşte bu operetin adı da ‘Ayşe Opereti’dir. Sözleri de devrin felsefesine uygundur: ‘Bahtın açılsın, tâlih saçılsın, gönlün şen olsun, kendini üzme sakın! (…)”

                                               = = = (***) = =

Saygıdeğer Hocamızın bu tespit ve ifadeleri bizi, tâ “İttihad ve Terakki Cemiyeti/Partisi”ne kadar götürdü ve ardından da aşağıda okuyacağınız mısraların yazılmasına sebep oldu; diyoruz ve dahi bu şiirimizle de Sizleri başbaşa bırakalım istiyoruz. Kalbî sevgi ve saygılarımızla…

= = = (***) = =

“Birlik” dedi ayırdı, “40/kırk parça”ya bölündük;

“Terakki” “dünde” kaldı, “nal topladık” bir asır!

“Siyonist: Safrâ attı”, biz “acı-acı” güldük;

“Devrimler: Deldi-geçti”, “düne hasret” münhasır;

Kapandık “içeriye, büzüldükçe” büzüldük!..

 

“Kimliği” arar olduk, “öz”e “bîkarar” olduk;

Eller “Ay Yarışı”nda, bizse sırf “bakar” olduk;

“Erdoğan: Hedef verdi, gemiler yakar” olduk!..

“CHP: Tafra attı”, biz “acı-acı” güldük;

“3 Hilâl”i yitirdik, “6 Ok” takar olduk!..

 

“O. Veli: Böcek ol” der, müzisyen “Vur patlasın”;

“Popçusu: Cistak” ister, “Lobiler: İç çatlasın”;

“İP’çi: Düşman Hâkan”a, “İstibdât çağ atlasın(!)”…

“Hilâfet”i yıktılar, biz “acı-acı” güldük;

“Faiz/Dolar aşkı”mız, “80-100’ü katlasın!..”

 

“Şinanay da… şinanay, hopa-hopa şinanay”;

“Enflasyon” arttı-gider,  “zamlar” bıktırdı “kaç ay”;

“Dar Gelirli” çıldırdı; iki nefes, “bir kalay!..”

“Marketler” yıktı- geçti, biz “acı-acı” güldük;

“Gözler: Yeni Bakan”da, işler değil “hiç kolay!..”

 

“Slogan”la olmadı; ne “ittihad, terakki”;

“O. Veli: Balık” ister, “Boğaz’da içmek raki”;

“Çankaya: Tango” oynar, “Yunanlılar: Sirtaki!..”

“Düğün dernek” yıktılar, biz “acı-acı” güldük;

“Kadın-erkek” karıştı, “hârem-selâm” yok vaki!..

 

“Horon” yerine “kanto”, “Peruz” ile “Şamram” var;

“Direklerarası”ndan, ilden-ile bak uzar;

“Perşembe-Cuma” gitti, yerine geldi “Pazar!..”

“Dînî nikâh” yıktılar, biz “acı-acı” güldük;

“AB: Fasıl açmıyor”, “Brüksel” düne kızar!..

 

“Şengül Hamamı” yanı, “Türk Ocağı: Balo”lu;

“Resimli Dergi” yazdı, “medenî olmak” yolu;

“Ecevit” yeniledi, çıktı “Ortanın Solu!..”

“Millî Cephe” yıktılar, biz “acı-acı” güldük;

“Kılıçdar… Dönemi”nde, “Halkçılar” hep “defolu!..”

 

“Kimliğimiz Kaybettik, Hükümsüzdür!” hükümsüz;

“Tango”ydu, türlü “vals”lar, “comparsita” pek yüzsüz;

“Mini etek” aşıldı; bir “şort” var, yarı “üstsüz!..”

“Tesettür”ü yıktılar, biz “acı-acı” güldük;

“Ar-hayâ” unutuldu, “mahremiyetler dümdüz!..”

 

Bunlar da “az” geldi ki, şimdi “LGTB” var;

“Şerefsizler” yürüyor, “sözde onur”u arar;

“62/Atmışiki 84/seksendört”, tam “şeddeli” bir zarar!..

“Aileyi” yıktılar, biz “acı-acı” güldük;

KAYIKÇ’Ali diyor ki, “AK Parti” ver bi karar!..