RUSYA “TEDBİR” ALIYOR, SİZ DE “İBRET” ALSANIZ!.. (“N. Aydoğan Ünal”a bin “alkış”, “Malûmlar”a bin “kargış): * “Oku! Seni yaratan Rabbinin adıyla; Oku!.. O, keremine nihayet olmayan Rabbindir; kalem ile yazı yazmayı öğreten de O’dur. O, insana bilmediği şeyleri öğretti. Sakın okumazlık etme; çünkü insan, kendini nasîhate ihtiyacı yokmuş görmekle muhakkak azgınlık eder!..” (Kur’ân-ı Kerîm; Alak Sûresi, âyet 1-7’den)
* “Dinin temeli nasihattir”, “Duyduğu hak sözü, bir Müslüman kardeşine söylemek, ne güzel hediyedir.”, “Allahü teâlânın en çok sevdiği kimse, çok nasihat edendir.”, “Her insan hatâ eder. Hatâ edenlerin en hayırlıları, hatâlarından dönenlerdir.”, “Kendisinden faydalanılmayan ilim, Allah yolunda sarf edilmeyen hazine gibidir.”, “Bâzı şiirler, elbette apaçık bir hikmettir…”, “Hikmetli söz müminin yitiğidir. Onu nerede bulursa, hemen alır.”, “Büyüleyici sözler gibi, hikmetli şiirler de vardır...”, “Şâir Hassan’ın sözleri, düşmana ok yarasından daha tesirlidir…”, “Şiir, bir söz ki, güzeli daha güzel, çirkini daha çirkindir...” , “Allahü teâlâ, bir kuluna yazı ve söz san’atı ihsân ederse, Resûlullahı övsün, düşmânlarını kötülesin!” (Hz. Muhammed “sallallahü aleyhi vesellem”) * “En çok sevdiğim kimse, bana ayıp ve kusurlarımı haber verendir.”,
“Biri benim yanlışımı görür de beni uyarıp o yanlışı düzeltmezse onda hayır yoktur, benden uzak dursun. O kişi beni uyarır ve yanlışın düzeltilmesi konusunda çaba gösterir fakat ben o söze ve kişiye itibar etmezsem, bilsin ki, artık bende hayır yoktur!..” (Hz. Ömer “r. anh”
) * “Kendi görüşünü beğenen kimse, doğruyu bulamaz.” (
Hz. Ali “r. anh”-Türkiye Takvimi, 21.05.2021)
* “Kötü kimseyi; kötülüğü ile anma, bir iyiliğini bul, onu söyle. Eğer kötülüğü din hakkında ise, bid’at ise onu insanlara söyle ve ona uymaktan onları koru!..” (İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe “r. aleyh”-Türkiye Gzt; 25.12.2020, s. 11)
* “Saygılı Kardeşim! Kureyş kâfirleri uğursuzluklarını, aşağılıklarını, taşkınlıklarını arttırdığı zamanda, Müslümanları çekiştirici, kötüleyici şeyler uydururlardı.
Peygamberimiz (aleyhi ve âlâ aleyhisselâtü vesselâm) İslâm şâirlerinden birkaçına kâfirleri kötülemelerini emir buyurdu. O şâirlerden biri,
Resûlullah’ın önünde minbere çıktı. Herkese karşı kâfirleri kötüleyen şiirleri okudu. O
Server (aleyhisselâtü vesselâm),
‘Bu kâfirlerin kötülüğünü açığa vurdukça, Rûhul-Kûds (Cebrâil aleyhisselâm)
bununla beraberdir’ buyurdu.”;
“Kitap, altın bir kafes, ilim içinde kuştur/Kafesi satın alan, kuşa sahip olmuştur.” (İmâm-ı Rabbânî “kuddise sirrûh”)* “
Bu uyduruk kelimelerle ilim olmaz; tercüme yapılamaz. Göreceksiniz bak, 40 yıl sonra İngilizce lisanımıza musallat olacak” (Şeyhülislâm Mustafa Sabri Efendi; Türkiye Gazetesi-09.03.2008, s. 11)
* “Türkiye’ye gideceğim. Yeryüzünde iki Türk var ise, biri mutlaka benim. Ben Türk’üm, ama Jön Türk değilim.”, “Arabî nübüvvet lisanı, Osmanlıca devlet lisanı, Uydurukça ise cehennem lisanıdır.” (
Seyyid Abdülhakîm Arvâsî “rahmetullahi aleyh”
Efendi)
* “Bilgilerin doğru olması kâfi değil. Esas olan yazarıdır. Yazarının rûhâniyyeti satırların arasında dolaşır. Yazan ihlâslı birisi ise, okuyan istifâde eder. İhlâslı değilse, fâsıksa, habîs rûhu kitâba aks eder. Okuyan zarar görür de haberi bile olmaz. İşte, Müslümanlar böyle kitâpları okuyunca kalblerinde bir kararma meydana gelir. Kitâbı yazan, yazdığından daha mühimdir. Temiz su, temiz borudan geçerse temiz olur. Temiz su, pis borudan geçerse temiz olur mu?.. Pis borudan akan sudan şifâ olmaz.” (
Hüseyin Hilmi Işık “r. aleyh”
Efendi)
* “Bir saat kitap okumak, yarım saat sohbet etmek gibidir.” (
Enver Ören “r. aleyh”
Sohbetler; c. 1, s. 433, 461)
* “Kesinlikle uydurukça kelimeler kullanılmayacak.” (
Nuh Albayrak-Gen. Yay. Yönetmeni;
Türkiye Gzt. 02.03.2013, s. 16)
* “Dil giderse, din de gider.” (Türkçe İstiklâlini Kaybetmekte-Rahim Er; Türkiye Gzt, 06.08.2013)
* “Ruhsal, parasal, soyut, boyut, yaşam, eğilim/Ya bunlar Türkçe değil, yahut ben Türk değilim! Oysa halis Türk benim, bunlar işgâlcilerim/Allah Türk’e acısın, yalnız bunu dilerim…” , “Bizce şiir,
mutlak hakikati arama işidir… Mutlak hakikat Allah’tır…” , “Şiir, Allah’ı sır ve güzellik yolundan arama işidir… Şiir, türlü tecelli yoluyla Allah’tan gelir ve bütün bu perdeleri devirerek Allah’a yol açmaya doğru gider…” , “Şâir
odur ki; renk, çizgi, ses, ahenk, hacim, pırıltı, ışık, buud, hareket, eda, mânâ, her tecelliyi şiir, şiir
i de Allah için bilir…”, “Bülbül kovuldu mu gül bahçesinden/Gak gak karga, vak vak kurbağa gelir.” (Necip Fâzıl Kısakürek “r. aleyh”
; Çile)* “Türk eriyiz, silsilemiz kahraman/Müslüman’ız, Hakk’a tapan Müslüman…”
, “Emr-i bi’l mâruf imiş ehl-i İslâm’ın işi/Nehyedermiş bir kötülük görse kardeş kardeşi!”(
M. Âkif Ersoy; Safahât)
* “Şiir, nesirden bambaşka bir hüviyettedir. Şiir duygusunu lisan hâline getirinceye kadar yoğurmak, onu çok toplu bir madde hâline sokmak, o kadar ki, mısra güyâ hissin ta kendisi imiş gibi okuyucuya samîmî bir vehim vermek”tir. (
Yahya Kemâl Beyatlı “r. aleyh”)
* “Kimi zaman ciltler dolusu kitabın yapamadığını bir şiir yapar.”
(Namık Kemâl Zeybek-Eski Kültür Bakanı)* “Allah, şiiri hak yolunda kullananlardan râzı olsun!..” (Prof. Dr. Cevat Akşit-Millî Gazete; 27.04.2017, sy. 9
)* “Türkçemiz, iki büyük menfî harekete muhatap olmuştur. Bunlardan biri, İngilizcedir ki, Millî Eğitim Bakanlığı’nın resmî uygulamasıyla âdeta ikinci ana lisan olarak ilkokul ikinci sınıftan itibâren mecbûrî ders olmuştur; afişlere, reklamlara ve resmî dairelerdeki tanıtım yazılarına kadar ulaşmıştır. Diğeri ise; âdeta bir hastalık hâlini alan ve yine Millî Eğitim Bakanlığı’nın yanlış uygulamalarıyla okul kitaplarına sokulup çocuklara zorla kullandırılan, Türkçe’de karşılıkları bulunduğu hâlde ‘uydurulan kelimeler’dir.”
(M. Hâlistin Kukul-Aydın Efesi Dergisi; S. 53, Kasım-Aralık 2019, s. 3) * “Şiir; bir yürek törpüsüdür, kazır ve kanatır şâirin yüreğini. Oradan başka yüreklere akar. Şiirde; her kelime önce beyinde damıtılır, yürekte demlenir, rûhta mayalanır ve mısralarda dirilir.” (Yavuz Bahadıroğlu-Yeni Akit Gazetesi; 14.12.2019, s. 7)* “Şiir; konu değil, insanın kabuktan, şekildren, teferruattan, endişeden kurtulabilme Ergenekon’udur.”
(Feyzi Halıcı-Çağrı Dergisi; S. 740, Ocak-Mart 2022, s. 1) * “Dost, kulağa hoş geleni söyleyen değil, doğruyu söyleyendir.” (Prof. Dr. Kurtman Ersanlı) * “Türklüğün vicdanı bir/Dini bir, vatanı bir/Fakat hepsi ayrılır/Olmazsa lisanı bir!..”
(Ziya Gökalp)* “…Millî Eğitim Bakanımız… önce ahlâktan, tarihten, edebiyattan başlamalıydı. Nedense bu sözleri ilgililerin hiçbiri duymuyor, duymak da istemiyor.” (Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil; Türkiye Gazetesi-11.03.2022)* “Öztürkçecilerin rahle-i tedrisinde öğrendiğimiz onun bunun keyfine göre uydurulmuş ‘
nesebi gayri sahil’ ‘sözcük’lerden milletçe hepimiz rahatsızız.” (
Prof. Dr. Beynun Akyavaş)
* “Bağnaz bakış, binlerce yıllık medeniyet mirasımıza sırtını döndü. Türkçemiz, tarihimizin en büyük kelime katliâmlarına maruz bırakıldı. Diline sahip çıkmayan, devrilmeye mahkûmdur.” (CB R. Tayyip Erdoğan; Türkiye Gazetesi-21.01.2021, s. 1, 9)
aygıdeğer Okuyucularımız!..“Yeni Akit Gazetesi”nin 17 Şubat 2023 günlü nüshası 6’ncı sayfasında neşredilen küçücük haber gelişmesini, pekçok yayıncı ve kültür adamının (vaki deprem haberleri hercümercinde, muhtemelen) dikkatinden kaçtığı için burada biz tekrarlamak istiyoruz:
“Ukrayna işgalini sürdüren Moskova’da meclis, ahlaki ve kültürel yozlaşmanın önüne geçmek için kararlar almaya devam ediyor… Rusya’da parlamentosunun alt kanadı Devlet Duması, yazışmalarda yabancı kelimelerin kullanımını sınırlayan yasayı kabul etti. Duma’da düzenlenen oturumda, Rusya’nın devlet ve özel sektörlerinde Rus edebî dilinin normlarına uyulmasıyla ilgili yasa kabul edildi. Söz konusu yasaya göre, devletin tüm kademelerinde ve özel şirketlerde, Rusçada karşılığı olmayan ve sözlüklerde yer alan kelimeler hariç, yazışmalarda yabancı sözcüklerin kullanılması yasaklandı. Ayrıca yasa gereği, Rus edebî dilinin normlarına uygun olmayan argo kelimelerin de kullanılmasına yasak getirildi.”= = = (***) = = =Bu durum; başta “
Cumhurbaşkanlığı İletişim Daire Başkanlığı” olmak üzere
YÖK, Üniversiteler, MEB, TDK ve
YAYFED gibi kuruluşlar için bağlayıcı hükümler tesis edilmesi bakımından “
Hükûmet”i derhâl harekete geçirmeli ve hazırlanacak bir “
kanun teklifi”ni “
TBMM”ye sevk etmeli, diyoruz ve dahi bu his ve düşüncelerle kaleme aldığımız aşağıdaki mısralarımız ile
Sizleri başbaşa bırakmayı diliyoruz. Kalbî sevgi ve saygılarımızla…= = = (***) = = =
“Rusya’da savaş hâli”, bir yıldır bak sürüyor; “Harbin içinde” bile, “tehlike”yi görüyor!Bizde “zât-ı muhterem”, bir de “ayak sürüyor!..”“Agop-Ataç Zehiri”, “asırlık”tır görmezsin; “Din-Îmân Düşmanları”, “sözcük sözcük ürüyor!..” “Moskof’a bak, sana bak”, “dilden akan kana bak”;“Duma” kanun yapıyor, “TDK”(*)dan yana bak; “YÖK”(**) yıllar var “nennik”te, “MEB”(***)’te uyuyana bak!..“Agop-Ataç Zehiri”, “asırlık”tır görmezsin; “Yûnus Emre Lisanlı”, anana-atana bak!.. “Agop-Ataç Zehiri”, “satır-satır” akıyor; “Yazılı basın-yayın”, her gün “çivi” çakıyor; “TV’ler” başın almış, “RTÜK”(****) bön-bön bakıyor!..“Agop-Ataç Zehiri”, “asırlık”tır görmezsin; “YAYFED”(*****)in “gözükara”, “bandrol”ları takıyor!.. “Uydurukça 1400/Bindörtyüz”, “sözcük” varmış gezinen; “N.A.Ünal” derledi, “Sözlük”(+) yazdı bilinen; “Mısıroğlu” Abiden, “Bin Uydurma…”(+) yeniden!..“Agop-Ataç Zehiri”, “asırlık”tır görmezsin; Bir “sözcük”ün yerine, üç-beş tane silinen!.. “Yazık Oldu…” bu dile, “Türkçeye Sûikast”(++) var; Rusya “tedbir” alıyor, “Biz”de “derin uykular”;“Arı Dilci” sürüyor, ellerinde bir “yular!..”“Agop-Ataç Zehiri”, “asırlık”tır görmezsin; “Ateistler-Deistler”, bu “tarlayı hep sular!..” KAYIKÇ’Ali yaz-duyur, “Yetkililer” ne uyur?“Duma”dan “ibret” alın; duvar örün, kalın “sur”;“Yasaklar”ı getirin, korkman “f(i)renlendi kur!..”“Agop-Ataç Zehiri”, “asırlık”tır görülsün; “Panzehirlik bir yasa”; “acîl” çıksın, sürülsün;“Uydurukça” son bulsun, “Dil Yobazı” sen de dur!..--------------------------------------------------------- (*): TDK: Türk Dil Kurumu (**): YÖK: Yüksek Öğretim Kurumu (***): MEB: Millî Eğitim Bakanlığı(****): RTÜK: Radyo-Televizyon Üst Kurulu (*****): YAYFED: Yayfed Federasyonu (+): Sözlük: Dilimizdeki Parazitler; Uydurukça-Türkçe Sözlük-Numan Aydoğan Ünal-Ktb Yay. (++): Bin Uydurma Kelimeyi Boykot-Kadir Mısıroğlu; Sebil Yay.