Ege Üniversitesi Atatürk İlke ve İnkılapları BölümüÖğr. Gör. Dr. Şule Sevinç Kişi, Atatürk’ün Ankara’ya gelişinin yıl dönümünde, odönemde Ankara’nın başkent olmasının kabul sürecini ve Atatürk’ün Türkmilleti ile olan güçlü bağını anlattı.Tarih boyu Türk devletlerinin içerisinde olağanüstü bir durum olduğuzaman, yeni bir devletin çatısı altında toplanabildiğini vurgulayan Öğr. Gör. Dr.Kişi, “Cumhurbaşkanlığı Forsu’nda bulunan Türk devletleri bize Türk milletinindünyada bilinen eski devlet geleneğini oluşturma becerisi gösterebilen, birdevleti yıkıldığında yeni bir devlet çatısı altında birleşerek örgütlenmeyibaşarabilen bir millet olduğunu göstermektedir. Tıpkı Anadolu SelçukluDevleti’nin yıkılmasından sonra Anadolu’da önce pek çok sayıda Türkbeyliğinin kurulması, bu beyliklerden biri olan Osmanlı Beyliği’nin Osman Gaziönderliğinde 623 yıl sürecek uzun ömürlü Osmanlı Devleti’ne dönüşmesindeolduğu gibi, bu kez de Osmanlı Devleti’nin Birinci Dünya Savaşı’nda yenilmesive dağılmasıyla Atatürk’ün önderliği altında yeni bir Türk devletinin kurulmasıda Türk milletine özgü devlet kurma hasletinin doğal bir sonucu olarak görmekgerekir” dedi.“Ankara, Sivas’a nazaran stratejik açıdan çok elverişli bir yerdeydi”Ankara’nın iletişim ve ulaşım imkânlarının diğer illere göre daha elverişliolduğunu söyleyen Öğr. Gör. Dr. Kişi, “Heyet-i Temsiliye Başkanı MustafaKemal Paşa’nın Sivas’ta yaptığı komutanlar toplantısında, Sivas’tan ülkeyiyönetmenin güçlüğü nedeniyle Heyet-i Temsiliye merkezinin neresi olacağıkonusu tartışılmış ve Mustafa Kemal Paşa’nın önerisi ile Ankara seçilmişti.Çünkü Ankara Sivas’a nazaran stratejik açıdan çok elverişli bir yerdeydi ve aynızamanda 20 Kolordu’nun merkeziydi. Ayrıca İstanbul’dan gelen demiryoluAnkara’da sona eriyordu ve İstanbul’un yanı sıra Anadolu’nun batı ve güneyineulaşmaya da imkân veriyordu. Öte yanda Sivas haberleşme ve ulaştırmaolanakları açısından da uygun değildi. Bazen İstanbul’dan gönderilen telgraf vemektuplar Ankara’da özetlenerek Sivas’a bildiriliyordu. Bu gerekçelerle birliktesiyasi ve askeri gelişmelere daha yakın olmak, düşman işgal bölgelerine,özellikle de asıl savaşın geçeceği Batı Cephesi’ne daha yakın olmak için TemsilHeyeti 18 Aralık’ta Sivas’tan Ankara’ya doğru hareket etti. Heyet-i TemsiliyeBaşkanı Mustafa Kemal Paşa diğer heyet üyeleriyle birlikte Kayseri, Mucur,Hacıbektaş, Kırşehir ve Kaman güzergâhını izleyerek 27 Aralık 1919 Pazartesigünü Ankara’ya geldiler. Ankara artık, Millî Mücadele hareketinin kalbi vemerkezi durumuna gelen bir simge şehir olacaktı” dedi.“Ankara Mustafa Kemal Paşa’yı coşkuyla karşıladı”Atatürk’ün Ankara’ya ulaştığı zaman halkın tepkisinin coşkulu ve olumluolduğunu belirten Öğr. Gör. Dr. Kişi, “Bu soğuk kış gününde Mustafa KemalPaşa’ya inanan ve güvenen bütün Ankaralılar ve çevreden koşup gelenler büyük bir coşkuyla karşılamaya katıldılar. Atatürk bu coşkulu karşılamadan haklı birmücadelede halkın desteğini yanında görmekten çok memnun oldu, doğru yoldabulunduklarına dair güven tazeledi. Ankara’nın Millî Mücadele’nin ve hükümetmerkezi olarak seçilmesinde şehrin coğrafi ve stratejik konumu kadar halkınınMustafa Kemal Paşa’ya inancı, güveni ve sevgisi de etkili oldu. O günlerdeçekilmiş olan fotoğraflara bakıldığında bu karşılıklı güven ilişkisini görmekmümkündür. Atatürk’ün Türk milletiyle kurduğu sıcak gönül bağı kuşaktankuşağa aktarılarak günümüzde de halen devam etmektedir” dedi.“Türkiye Devleti’nin idare merkezi Ankara’dır”Atatürk’ün Ankara’yı başkent seçmesi ile ilgili konuşan Öğr. Gör. Dr.Kişi, “Bazı kişiler hükümetin tekrar İstanbul’a taşınması gerektiğinisavunuyorlardı. Öte yandan, İtilaf Devletlerince İstanbul’un 13 Kasım 1918’dedenizden ve 16 Mart 1920’de karadan kolayca işgal edilmesi nedeniyle askeri veidari düşünceler merkezin Orta Anadolu’da bir yer olması konusunda çoğu kişihemfikirdi. Bu konu Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde tartışıldıktan sonra‘Türkiye Devleti’nin idare merkezi Ankara’dır’ maddesi yazılı bir kanun teklifiverildi. 13 Ekim 1923 tarihinde oylanarak Ankara’nın başkent olması kabuledildi. Şüphesiz Ankara’nın, Türkiye’nin idare merkezi olarak kabul edilmesi,devlet merkezinin İstanbul olması gerektiği yolundaki tartışmalara son verdiğigibi, Atatürk açısından cumhuriyetin ilanı için de bir adımın daha atılmasınaneden olmuştu. Bu karar ayrıca Millî Mücadele’nin başından beri uygulananAnkara’nın İstanbul’a hâkim olacağı düşünce ve kararının doğal bir sonucu idi”diye konuştu.“Atatürk, Kurtuluş Savaşı’nın doğal lideriydi”Atatürk’ün liderlik vasfını anlatan Öğr. Gör. Dr. Kişi, “ Mustafa KemalPaşa, Birinci Dünya Savaşı yenilgisi sonrası yok edilmek istenen Türk milletininölüm kalım mücadelesi olan Türk Kurtuluş Savaşı’nın ismine inanılan,kendisine güvenilen doğal lideri olarak ortaya çıktı. Türk milletini bağımsızlığaulaştırdıktan sonra Osmanlı Devleti’nin yıkıntıları üzerinde yeni bir Türkdevletinin kurulmasını sağladı. Çağdaşı olan diğer liderlerden farklı olarakMustafa Kemal; askeri rüştiye, askeri idadi, harp okulu ve harp akademisindealdığı eğitimi kendi zekâsıyla birleştirerek yaşadığı süreç ve ortamı doğruyorumlayabilen, çağa ve duruma uygun rasyonel çözümler üretebilen veideolojilere kapılma kolaylığına sapmadan kendi kafasında oluşturduğu düşüncebütünlüğünü bütün ömrü boyunca koruyabilen bir lider oldu. Atatürk’ün tümhayatı boyunca sahip olduğu düşünce ve eylemlerine bakıldığında gelgitlerinolmadığı ve düşündüğü fikirleri başarıncaya kadar büyük bir kararlılıkla yolunadevam ettiği görülmektedir. Atatürk, sadece Türkiye’de yaşayan Türklerin değil,din, dil, ırk, renk ayrımı olmadan Batı karşısında ezilen bütün toplumların vetoplumsal önderlerin etkilendiği bir liderdir. Onun Anadolu’da attığı adımlar,sömürge altında yaşayan Asya ve Afrika’nın en ücra köşelerinde yankılandı.Sadece 1920’lerde ve 1930’larda değil, Atatürk öldükten sonraki yıllarda bilebağımsızlıklarına kavuşmak için mücadele eden liderler Atatürk’ün ortaya koyduğu tecrübeden esinlenip yararlandılar. Bu nedenle yapılan anketlerde 20yüzyılın liderleri arasında Atatürk birinci sırada yer almaktadır” dedi.“Türk milleti Atatürk’e duyduğu minneti her daim göstermiştir”Cumhuriyetin vatandaşlara sağladığı imkânlar hakkında bilgiler verenÖğr. Gör. Dr. Kişi, “Atatürk milletine âşık, kendini milletine adamış bir liderdir.Buna karşılık olarak Türk milleti de O’na inanarak gönülden bağlanmış vegittiği her yerde büyük kalabalıklarla O’nu bağrına basmıştır. Günümüzde deTürk milleti her vesileyle önemli günlerin yıl dönümlerinde olduğu gibi,vefatının üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen ölüm yıldönümü olan 10Kasımlarda Atatürk’ün ebedi istirahatgâhı olan Anıtkabir’e akın ederek, O’naduyduğu bağlılığı minnet, saygı ve sevgisini göstermeye devam etmektedir”dedi.Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
GÜNDEM
04 Ocak 2024 - 09:06
Öğr. Gör. Dr. Kişi, "Atatürk, sadece Türklerin değil tüm dünyanın etkilendiği bir liderdir"
Ege Üniversitesi Atatürk İlke ve İnkılapları BölümüÖğr
GÜNDEM
04 Ocak 2024 - 09:06