DEREBAHÇELİ/ALİ KAYIKÇI “MİS NASREDDÎN HOCA” VAR, “ORTAYA KARIŞIK”TA!.. (“Sn. Halime Gürbüz” Bacıya, bir “Güzelleme): aygıdeğer Okuyucularımız!..Bugün
Sizlere; “şehîd bir babanın kızı, kimya tahsili yapmış, kelimeleri imbikten süzer gibi geçirmesi ile tanınan, biri “
Kod Adı Simli Pembe”, diğeri de “
Görmedim Duymadım Gülüyorum” olan iki kıymetli eseri millî kültürümüze kazandırmanın yanında,
“2019 yılı “Fıkra Yazarı” 1.si” olarak da seçilen ve ‘
Gazetecilik Mesleği’nde ‘
zirve’ yapan, bir süre de “
Kültür-Sanat Sorumlusu” olarak hizmette bulunan Sn. “
Halime Gürbüz” Bacıdan ve
O’nun “
Türkiye Gazetesi”nin 26 Aralık 2021 tarihli nüshası 6’ncı sayfasında yayınlanan “
Ortaya Karışık” başlıklı yazısından bahsetmek istiyoruz.Bilindiği üzere; bizim dünyâ çapında bir şöhretli mizâh üstâdımız var: “
Nasreddîn Hoca”. İşte bu bacımızın köşe yazıları/fıkraları’nda da zaman zaman onun, âdeta o hep tebessüm ettirip derin derin düşündüren zekice tespitlerini bulursunuz.Diyoruz ve sözü daha fazla uzatmadan
O’nun “
Ortaya Karışık”larından bir “
demet” sunalım, sonrasında da yine
O’nun “
Hoca”mız hakkında 1 Ocak 2017 tarihinde “
İyi Seneler” başlığı altında kaleme aldıkları bir başka köşe yazısında
“Noel Baba-Nasrettin Hoca” karşılaştırmasında bulunmaktadır ki aynen nakledelim, ardından da bu his ve düşüncelerle kaleme aldığımız aşağıdaki mısralarımız ile
Sizleri başbaşa bırakalım istiyoruz. Kalbî sevgi ve saygılarımızla…“-
Biz saymayı fasulyeden öğrenmiş bir nesiliz. Kimleri ‘fasulyeden sayacağımızı’ iyi biliriz…-
Her sinirli kadının arkasında ‘neyi yanlış yaptığına dair hiçbir fikri olmayan’ bir erkek vardır…- Marketlerde müze havası yok mu? Çok acayip. İnsanlar eserin önünde duruyor, düşünüyor… Geri çekilip biraz uzaktan bakıyor... Sonra yaklaşıp eser hakkındaki açıklamayı bir daha okuyor… Uzaklaşıp esere son kez bakarak ‘vay be’ diyor…- Eve yüz altmış lira su faturası gelmiş. Elli dört lirası, dağıtım bedeli. Su barajdan taksiye binip gelse o kadar yazmazdı!..- Bir kadın kısık sesle konuşuyorsa bir şey istiyor demektir. Sesini yükseltiyorsa bilin ki istediğini henüz elde edememiştir…- Aldığı ürünün aynısını başka bir yerde daha ucuz fiyata gören bir kadının yaşadığı dramı; hiçbir Hollywood filminde göremezsiniz…- Bir kadın, sevdiği adamın başka bir kadın tarafından mutlu edildiğini görmektense, onu can çekişirken görmeyi tercih eder…- Kızlar erkeklerin ‘gelirlerine’, erkekler kızların ‘giderlerine’ baktığı sürece, biri gelir biri gider…- Karının seçimleriyle asla dalga geçme, küçümseme. Sen de onlardan birisin…- Yahu virüs bile mutasyona uğrayıp kendini geliştiriyor, bazı insanlarda gıdım ilerleme yok!..- Hesabını veremeyeceğiniz işlere karışmayın! Öbür tarafta bulaşık yıkatmıyorlar...” = = = ( * * * ) = = = “- Noel Baba bacadan girer,
Nasrettin Hoca damardan!..- Noel Baba hediye verir,
Nasrettin Hoca ders!..- Noel Baba; kapitalist üretim şartlarının emrindedir, tüketimi körükler.
Nasrettin Hoca ise “
üretmek” umuduyla göle bile maya çalar…- Noel Baba; babalığını görmediğiniz babalardandır ama
Nasrettin Hoca, hocalığını hakkıyla yüzyıllardır yapmaktadır…
- Noel Baba evlere bacalardan girmek ve asılmış çorapların içlerine oyuncak koymak gibi, yaşına başına yakışmayan, akılsızca işlerle uğraşan bunağın tekidir.
Nasrettin Hoca ise, etrafındakilere faydalı mesajlar verme gayesinde olan muhterem bir büyüğümüz…- Noel Baba her çocuğa bir oyuncak vermek gibi hayâli bir gaye peşindedir;
Nasrettin Hoca ise “parayı veren düdüğü çalar” diyerek realist bir düşüncededir…- Noel Baba çuvalıyla ün yapmıştır,
Nasrettin Hoca zekâsıyla…- Noel Baba, çam ağaçlarının toplu katliâmında başrol oyuncusudur;
Nasrettin Hoca , sadece bindiği dalı keser, mizahla ders verir…- Noel Baba, maddecidir; hediyeler, reklâmlar, semboller;
Nasrettin Hoca, paraya çevrilmeyecek bir zenginlik kaynağıdır, ruhu ve zekâyı besler…- Noel baba karaktersizdir; kapıdan kovsanız bacadan girer.
Nasrettin Hoca, şahsiyet sahibidir; kendisine itibar gösterilmeyen yerde “ye kürkün ye” der…-
Nasrettin Hoca durur mu yapıştırır cevabı, ama Noel Baba o kocamam “Ho ho ho!..” deyip duran bir kıt zekâlı…”
= = = ( * * * ) = = = “Mis Nasreddîn Hoca” var, “Ortaya Karışık”ta; “İnce mizâh/tebessüm”, “Türkiye”de her hafta; “Halime Gürbüz” yazdı, “nûr-ı ayn” bu ışıkta!..“Zekâ ürünü” bunlar, “edebîce” bu safta; “Sulu mizâh” bulunmaz, “zerre misûl âşık”ta!.. “Mis Nasreddîn Hoca” var, “nazar” almaz inş’Allah; Çevre “aynalar” çatlak, “hele deyin: Mâşâllah!”;“Şehîd baba evlâdı”, “ömürler versin Allah!..”“İnce mizâh/tebessüm”, “Ortaya Karışık”ta;“Halime Gürbüz” yazdı, “nûr-ı ayn” bu ışıkta!.. “Ablası olmayan kız”, işte “ablan: Bir yıldız”;“Kültür-zarafet” O’nda, “ilm-ü irfân” sınırsız; O yazsın, Sen de oku; olmazsın asla ârsız!..“İnce mizâh/tebessüm”, “Ortaya Karışık”ta;“Halime Gürbüz” yazdı, “nûr-ı ayn” bu ışıkta!.. KAYIKÇ’Ali yaz duyur; “yüzler gülsün bu hafta……‘Zekâ ürünü’ bunlar, ‘edebîce’ bu safta……İyilere ‘Cennet’ var, kalma sakın A’râf’ta!..”“İnce mizâh/tebessüm”, “Ortaya Karışık”ta;“Halime Gürbüz” yazdı, “nûr-ı ayn” bu ışıkta!.. DEREBAHÇELİ/ALİ KAYIKÇI “SENE-İ SÜRÛR” OLSUN, “HÜZÜN” BİZLERDEN IRAK!.. aygıdeğer Okuyucularımız!..Bilindiği üzere; bir sene bitip de yenisi geldiğinde, genellikle hep bir “
iyi dilek ve temenniler”de bulunulur. Biz de bu
“2021 yılı”nın bitip de “
2022”nin geliş alâmetlerinin göründüğü bu son haftada; mısra-mısralar hâlinde, şöylece bir “
iyi niyet temennisi”nde bulunalım dedik.Ortaya, aşağıda okuyacağınız “
şiir” çıktı; diyoruz ve dahi bu şiirimizle
Sizleri selâmlarken aynı zamanda da “
3 Çeyrekten 4 Yirmilik Zamanda” adını verdiğimiz
“4. Seri yeni dizi” kitaplarımızın 2’nci cildini de bu (116’ncı) köşe yazısı/şiirimiz ile noktalamış oluyoruz. Kalbî sevgi ve saygılarımızla…
= = = ( * * * ) = = = “…21” geldi geç ti, “…22: Merhaba!”;“Sene-i sürûr” olsun, “sevinç yılı” anılsın; “Hüzün” bizlerden ırak, “keder”ler kala “sapa!..”“Kalkınmanın Temeli”, “...22 sanılsın”;Bu “Millet”, bu “Memleket”; “lâyik değil azaba!..” “…21” geldi geçti, “Korana” deldi geçti; “CeHaPe-İYİ Parti”, “hayâllerde” birleşti; “PKK” ve “YPG”, her gün onlarca leşti!..“Kalkınmanın Temeli”, “...22 sanılsın”;“AK Parti” “10 Cephe”de, “malûmlar”la güreşti!.. “ABD” var, “AB” var; “Siyon” ittifak hâlde; “Suriye” ve “Irak” var, “Bağdat-Şam” yıkık belde; “Fililstin”i unutma, bir asır “izmihlâl”de!..“Kalkınmanın Temeli”, “...22 sanılsın”;“Karabağ” sahibinde, “ilel-ebed: Hilâl”de!.. “Libya” var, “Akdeniz” var; “Afrika”da izimiz; “Afganya”ya “dost” eli, “Ay”a döndü yüzümüz; “Türkistan/Uygurya”da, geçer yarın sözümüz!..“Kalkınmanın Temeli”, “...22 sanılsın”;Dünyâ Tv’lerinde, oynamakta dizimiz!.. “Sene-i sürûr” olsun, “sevinç yılı” anılsın; “Kalkınmanın Temeli”, “...22 sanılsın”;“Kanal İstanbul” malûm, “Kılıçdar’lar” yanılsın!..“…21” geldi geçti, “…22: Merhaba!”;“Terör: Bitti-bitiyor”, derin kuyu kazılsın!.. KAYIKÇ’Ali dileğim: “Sene-i sürûr” olsun;“Sevinç yılı” anılsın, “Küdûs” artık “hür” olsun; “Tel-Aviv” çok şımardı, “gözyaşı hüngür” olsun!..“Kalkınmanın Temeli”, “...22 sanılsın”;“AK Parti Hizmetleri” şanlı bir “mühür” olsun!..