• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • GÜNDEM
  • SİYASET
  • SPOR
  • DÜNYA
  • EĞİTİM
  • EKONOMİ
  • TEKNOLOJİ
  • MAGAZİN
  • 3. SAYFA
  • Köşe Yazısı
  • KÜLTÜR SANAT
  • SAĞLIK
  • BİYOGRAFİ FOTO GALERİ OTOMOBİL SAMSUN HABERLERİ
  • Ara
SON DAKİKA:
16:49
Sezaryen oranlarında düşüş
16:43
Robotik kodlama atölyesi ile teknoloji dünyasına yolculuk 
15:19
KAPIKAYAFEST 2025 COŞKUSUYLA KAPILARINI AÇTI
15:15
Türkiye'nin İlk Yerli Kapibara Kitabı Çocuklarla Buluştu
15:09
Yenilenebilir, çevre dostu enerji yatırımları hayata geçiriliyor
14:57
Muş,  Samsun Tekkeköy Devlet Hastanesi’ni ziyaret ederek incelemelerde bulundu.
14:52
Hava Sıcaklıkları 42 ilde 35 derecenin üzerine çıktı
14:47
Canik'te Bilim ve Teknoloji Dolu Yaz Başlıyor!
14:44
Kurnaz: “İstanbul’un Fethi Gibi Değerli”
13:15
BÜYÜKŞEHİR ZOR GÜNÜNDE DE VATANDAŞLARIN YANINDA
12:57
Değirmenci: "Birlikte Daha Güçlüyüz"
12:53
Haftalık ilçe Toplantısı
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
  1. Haberler
  2. SAĞLIK
  3. Her 10 Hamileliğin 1'i Riskli
SAĞLIK
Yayınlanma: 23 Nisan 2024 - 09:28

Her 10 Hamileliğin 1'i Riskli

Hamilelik döneminde her kadının tek dileği bebeğini sağlıklı bir şekilde kucağına almak oluyor kuşkusuz

SAĞLIK
23 Nisan 2024 - 09:28
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Her 10 Hamileliğin 1'i Riskli
Hamilelik döneminde her kadının tek dileği bebeğini sağlıklı bir şekilde kucağına almak oluyor kuşkusuz.

Ancak bazı hamileliklerde, risk oluşturan çeşitli etkenler nedeniyle anne adayının ve karnındaki bebeğin sağlığı, hatta hayatı tehlikeye girebiliyor.

Günümüzde her 10 hamileden 1'inin ‘riskli’ grupta yer aldığı belirtiliyor.   Risk oluşturan etkenlerin bazıları hamilelik sürecinde ortaya çıkarken, bir kısmı ise  hamilelik öncesinde zaten mevcut oluyor. 

Acıbadem Fulya Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Hüsnü Görgen,   bu nedenle her kadının hamile kalmayı planladığında mutlaka hekime başvurması gerektiğine dikkat çekerek, “Hamileliğin normal ve bebeğin sağlıklı gelişmesi için anne adayına ait sağlık sorunları varsa bunların hamilelikten önce tespit edilmesi ve tedaviye başlanması çok önemlidir.

Ayrıca, anne adayı   kalp, tansiyon veya diyabet hastası ise bu hastalıkların hamile kalınmadan önce kontrol altına alınmaları gerekir” diyor. Düzenli aralıklarla yapılan hamilelik takiplerinin yaşamsal önem taşıdığına işaret eden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Hüsnü Görgen, “Her genel kontrollerde;  kilo takibi, tansiyon ölçümü, karın büyüklüğünün değerlendirilmesi, bebeğin kalp atışlarının tespiti, ödem, bebeğin anne karnındaki pozisyonu, ultrason ile bebeğin gelişimi, plasenta (eş) ve amnios suyu değerlendirilir.

Yüksek riskli anne adayları hekimlerinin tavsiyeleri doğrultusunda daha sık ve yakın takibe alınmaktadır. Günümüzde risk grubundaki anne adayları, düzenli takip ve tedavi sayesinde sağlıklı bir hamilelik süreci ve doğum gerçekleştirebilmektedir” bilgisini veriyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Hüsnü Görgen, riskli hamileliğe yol açan bazı etkenleri anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda bulundu!

Bebeğin plasentası ile ilgili sorunlar

Bazı anne adaylarında bebeğin plasentası rahmin içine değil alt kısmına yerleşiyor ve doğum kanalını kapatıyor. ‘Plasenta previ’ olarak adlandırılan bu durumun en önemli bulgusu ağrısız vajinal kanama oluyor.  Hamilelik takiplerinde  ultrasonografik inceleme ile belirlenebilen plasenta previ, bazen fazla kanamaya neden olarak annenin ve bebeğin hayatını tehdit edebiliyor. Kanamanın kontrol edilemediği durumlarda doğumun sezeryan ile acil olarak gerçekleştirilmesi gerekiyor.
 

Çoğul hamilelik

Çoğul hamilelikte; gebelik zehirlenmesi (preeklempsi), bebekte gelişim geriliği, doğumsal anomaliler ve erken doğum gibi riskler sık görülüyor.  Bu riskler  anne adayının sigara alışkanlığı, bazı ilaçların kullanımı ve sistemik hastalıkların varlığında daha da artabiliyor. Prof. Dr. Hüsnü Görgen, tüm bu zorluklara rağmen düzenli kontroller ve gelişmiş yeni doğan üniteleri sayesinde, ikizlerin yüzde 90'dan fazlasının dünyaya sağlıklı olarak geldiklerini belirtiyor.

Geç veya erken yaş hamilelikleri

Özellikle 40 yaşından sonra oluşan hamileliklerde ciddi bir sorun olan hipertansiyon, gebelik diyabeti, erken doğum, anne karnında bebek kaybı, doğum öncesi ve sonrası dönemde gelişebilen kalp yetmezliği, doğum sonrası kanamalar, plasental anormallikler, erken veya ölü doğum gibi tablolar daha sık yaşanıyor. Bunların yanı sıra anne yaşının ilerlemesiyle birlikte hamilelikte diğer sistemik hastalıkların gelişme riski de artıyor. Erken yaşta oluşan hamilelikler de anne ve bebeğin hayatını tehdit edebiliyor. Özellikle 15-19 yaş arasında, yani adolesan döneminde anne adayının vücudunun tam gelişmemiş olması ve yetersiz beslenme ile sigara alışkanlığı gibi etkenler ciddi risk oluşturuyor. Örneğin, erken yaş hamileliklerde preeklampsi riski artıyor.

Gebelikte preeklampsi

Daha önce kan basınçları normal olan anne adayında, hamileliğin 20. haftasından sonra tansiyon yükselmesiyle (140/90 üzeri) birlikte idrarda protein atılımı varsa, bu tabloya preeklampsi, toplumdaki bilinen adıyla ‘gebelik zehirlenmesi’ deniyor. Sebebi belli olmayan bu hastalık çok ciddi sorunlardan, hatta gebeliğe bağlı anne ölümlerinin yüzde 14’ünden sorumlu oluyor. Ayrıca bebekte   erken doğuma bağlı prematürite, gelişme geriliği ve oksijen azalması nedeniyle nörolojik sorunlara yol açabiliyor.   Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Hüsnü Görgen, düzenli hamilelik takiplerinin gebelik zehirlenmesine erken tanı konulmasında kilit rol üstlendiğine işaret ederek, “Preeklampsi tanısı konulduktan sonra anne ve  bebek yakın takibe alınmaktadır. Hafif preeklamptik hamileler takip edilerek 37. hamilelik haftasından sonra doğum gerçekleştirilmektedir. Ağır preeklamptik anne adayları ise hastaneye yatırılarak hem tedavi edilir hem de doğum planlaması yapılır” diyor.

Kalp hastalıkları

Günümüzde kalp hastalığı olan kadınların birçoğu hamilelik sırasında dikkatli takip ve gerekli önlemler alındığında, sağlıklı çocuk sahibi olabiliyor. Ancak kendisinin ve bebeğinin hayatını riske atacak ağır kalp hastalığı varsa, önce bu sorunun tedavi edilmesi gerekiyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Hüsnü Görgen, hamileliklerde başlıca iki nedenle kalp hastalığı görülme riskinin arttığını belirterek, sözlerine şöyle devam ediyor: “Bu artışın birinci nedeni, tıptaki ilerlemeler sayesinde doğumsal kalp hastalığı olan kadınların daha fazla hamile kalabilmeleri. İkincisi ise hamile kalma yaşının ileri yaşlara kaymasıdır. Hamileliğin ilk üç ayında kalbin yükü artmaya başlar ve doğum sırasında da dolaşım sisteminde ani değişiklikler yaşanır. Bunun sonucunda anne ve bebeğin sağlığını, hatta hayatını tehdit edecek tablolar gelişebilmektedir. Örneğin, kalp hastalığı olan anne adaylarının bebeklerinde gelişim geriliği ve prematüre doğum riski artmaktadır. Dolayısıyla kalp hastalığı olan hamilelerin daha sık izlenmeleri yaşamsal önem taşımaktadır” diyor.

Diyabet

Hamilelik öncesinde diyabeti olan hastalarda kan şekerinin kontrol altında olmasının son derece önemli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Hüsnü Görgen, “Hamilelikte kan şekerinin kontrol altında olmadığı tablolarda doğumsal anomaliler daha çok görülmektedir. Hamilelik döneminde diyabet nedeniyle oluşan retinopati (gözdeki bozukluk) daha da kötüleşebilir. Diyabet hastalığına bağlı böbrek problemleri olan kadınlarda yüksek tansiyon ve böbrek fonksiyonlarında bozulma gelişebilmektedir. Bu nedenle kan şekeri kontrolü son derece önemlidir” diyor. Daha önce diyabet hastalığı olmayan kadınlarda ilk kez hamilelik sırasında şeker metabolizmasında bozukluk görülmesi ise 'gestasyonel diyabet' olarak tanımlanıyor. Prof. Dr. Hüsnü Görgen, tanı konulmayan ve takip edilmeyen gestasyonel diyabetli anne adaylarının bebeklerinde problem çıkma riskinin normal hamilelere oranla 2 kat arttığını belirterek, “Birçok hastada dengeli bir diyetle kan şekeri kontrol altına alınabilmektedir. Diyete rağmen kan şekerinin ayarlanamadığı durumlarda ise insülin kullanmak gerekebilir” diyor.

Kan Uyuşmazlığı

Annenin kan grubu Rh negatif, babanın kan grubu Rh pozitif olduğunda bebeğin kan grubu Rh pozitif olabiliyor. Bu durumda anne ve bebeğin kan grupları farklı olacağı için kan uyuşmazlığı gelişebiliyor. Annenin kanı RH proteinini yabancı olarak algılayınca bağışıklık sistemi RH pozitif faktörüne karşı antikor üretiyor, yani savunmaya geçiyor. Bu tablo ise bebekte ciddi sorunlara yol açabiliyor. Prof. Dr. Hüsnü Görgen, annede antikor oluşumunu önlemek için bu durumlarda anneye aşı yapılması gerektiğini belirterek, “Aşı yapılmayan ve antikor oluşumu ile duyarlılık kazanan annelerin bir sonraki hamileliklerinde bebekte kansızlık ve beyin hasarı gibi ciddi sorunlar oluşabilmektedir. Dolayısıyla  ilk hamilelik muayenesinde annenin kan grubu mutlaka öğrenilmeli ve anne kan grubunda antikor oluşup oluşmadığı test edilmelidir“ diyor.

 Bebekte gelişim geriliği

Hamilelik sürecinde bazı bebeklerde görülen gelişim geriliği ciddi sorunlar oluşturabiliyor. Çoğul hamilelik, kötü beslenme, annenin kalp veya diyabet hastalığı, hipertansiyon, sigara alışkanlığı, alkol veya ilaç kullanımı, bebeğin kalp hastalığı veya doğumsal anomalileri ile kanama hastalıkları gibi etkenler bebekte gelişme geriliğine neden olabiliyor. Gelişim geriliğine bağlı olarak; organlarda sakatlık, doğumsal anomaliler, çocukluk döneminde düşük zeka, öğrenme ve davranış bozuklukları ile nörolojik bozukluklar görülebiliyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Hüsnü Görgen, “Bebekte gelişim geriliği saptandığında, bebeğin anne karnında yakın takibi gerekmektedir. Ultrasonografi ve Fetal Kalp Monitorizasyonu (NST) gibi takip yöntemleriyle anne karnında artık sıkıntı saptanan bebeklerin doğumuna karar verilmektedir” diye konuşuyor. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İlginizi Çekebilir
Sezaryen oranlarında düşüş
Sezaryen oranlarında düşüş
Psikiyatri uzmanından uyarı
Psikiyatri uzmanından uyarı
Sağlık Bilimleri Fakültesi Mezunları Gururla Uğurlandı
Sağlık Bilimleri Fakültesi Mezunları Gururla Uğurlandı
“Suda doğum anne ve bebek için doğal bir başlangıç sunuyor”
“Suda doğum anne ve bebek için doğal bir başlangıç sunuyor”
Son Haberler
Sezaryen oranlarında düşüş
Sezaryen oranlarında düşüş
Robotik kodlama atölyesi ile teknoloji dünyasına yolculuk 
Robotik kodlama atölyesi ile teknoloji dünyasına yolculuk 
KAPIKAYAFEST 2025 COŞKUSUYLA KAPILARINI AÇTI
KAPIKAYAFEST 2025 COŞKUSUYLA KAPILARINI AÇTI
Türkiye'nin İlk Yerli Kapibara Kitabı Çocuklarla Buluştu
Türkiye'nin İlk Yerli Kapibara Kitabı Çocuklarla Buluştu
Yenilenebilir, çevre dostu enerji yatırımları hayata geçiriliyor
Yenilenebilir, çevre dostu enerji yatırımları hayata geçiriliyor
Çok Okunan Haberler
İş insanı Üzeyir BAHADIR,
İş insanı Üzeyir BAHADIR,"Deprem Değil, İhmal Öldürür! Samsun'da...
 Kavak Güreşte Bir Kez Daha Şampiyon Yetiştirdi!
Kavak Güreşte Bir Kez Daha Şampiyon Yetiştirdi!
“SAMSUN MARKET”
“SAMSUN MARKET”
Oyunlar çocukların en doğal hakkı! Oyunlar, çocukların sağlıklı gelişimi için temel bir araç!
Oyunlar çocukların en doğal hakkı! Oyunlar, çocukların sağlıklı gelişimi için temel bir araç!

Ana Sayfa
GÜNDEM
SİYASET
SPOR
DÜNYA
EĞİTİM
EKONOMİ
TEKNOLOJİ
MAGAZİN
3. SAYFA
Köşe Yazısı
KÜLTÜR SANAT
SAĞLIK
BİYOGRAFİ
FOTO GALERİ
OTOMOBİL
SAMSUN HABERLERİ
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Biyografiler
Yerel Haberler
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Karikatürler
Anketler
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
Namaz Vakitleri
  • DÜNYA
  • EĞİTİM
  • EKONOMİ
  • GÜNDEM
  • KÜLTÜR SANAT
  • MAGAZİN
  • SAĞLIK
  • SAMSUN HABERLERİ
  • SİYASET
  • SPOR
  • TEKNOLOJİ
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Üye Paneli
  • Yerel Haberler
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Karikatürler
  • Anketler
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler
  • Namaz Vakitleri

  • Rss
  • Sitene Ekle
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.