• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • GÜNDEM
  • SİYASET
  • SPOR
  • DÜNYA
  • EĞİTİM
  • EKONOMİ
  • TEKNOLOJİ
  • MAGAZİN
  • 3. SAYFA
  • Köşe Yazısı
  • KÜLTÜR SANAT
  • SAĞLIK
  • BİYOGRAFİ FOTO GALERİ OTOMOBİL SAMSUN HABERLERİ
  • Ara
SON DAKİKA:
12:50
Ay: Bilimin Işığında, Enerjiyle Dönüşen Bir Yaşam Yolculuğu
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
  1. Haberler
  2. GÜNDEM
  3. "ENVER ABİ" NE DEDİ, SEN NELER GEVELERSİN?../4
GÜNDEM
Yayınlanma: 04 Aralık 2019 - 11:23

"ENVER ABİ" NE DEDİ, SEN NELER GEVELERSİN?../4

“ENVER ABİ” NE DEDİ, SEN NELER GEVELERSİN?

GÜNDEM
04 Aralık 2019 - 11:23
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
“ENVER ABİ” NE DEDİ, SEN NELER GEVELERSİN?../4
“ENVER ABİ” NE DEDİ, SEN NELER GEVELERSİN?../4

                                                                                                                      (“Agop-Ataç’çı” bâzılarına “taşlama”, dil üzerinden “haşlama”) DEREBAHÇELİ/ALİ KAYIKÇI

S
aygıdeğer Okuyucularımız!..

Bilindiği üzere; üç gün önce başladığımız bu seri yazımızı, konu hakkındaki his ve düşüncelerimizin âdeta özeti mahiyetindeki mısralarımız ile dün noktalamış idik. Sonradan hâtırımıza, bundan 2,5 yıl kadar önce, 24 Mayıs 2016 tarihli “Denge Gazetesi”nin 14’üncü sayfasında yayınladığımız, muhtevası itibariyle de “Öğretmen/İlahiyatçı Yazarlara” (diğer bir ifade ile “Millî Şuur Dergisi”ne) seslenen “Agop’un İzinden, Gel Gitme Hoca” başlıklı bir makâlemiz geliverdi. Onu da Sizlerle paylaşmadan geçmek ve 2017’yi noktalamak istemiyor ve birlikte okuyoruz…

Kalbî sevgi ve saygılarımızla…

= = = * = = =

* “Kul lev kânelbahrü midâden likelimâti rabbiy lenefîdel bahrü… kelimâtü   rabbiy…” (De ki: Rabbimin kelimeleri/sözleri’ni yazmak için denizler mürekkep olsa ve bir o kadarını da katsak, Rabbimin kelimeleri/sözleri tükenmeden denizler tükenirdi.)  (Kur’ân-ı Kerîm; Kehf Suresi, âyet 109)

*“Benim ismim Allah’tır. Beni Allah diye çağırınız. Allah diye ibâdet ediniz. Allah diye yalvarınız!..”, “En güzel isimler Allah’ındır. O hâlde O’nu bu güzel isimlerle zikredin, anın… O’nun isimlerinde sapıklığa düşenleri de bırakın. Onlar yaptıklarının cezasını çekeceklerdir.” (Kur’ân-ı Kerîm Meâl ve Tefsiri; Tibyan Tefsiri )                                                       *“Muhakkak Allahü teâlânın doksan dokuz ismi vardır. Kim bu isimleri ezberler; mânâlarını öğrenir,inanır, bunları ihlâsla okursa, (azabsız) Cennet’e girer.”, “Kötülüklerin en kötüsü, Allahü teâlâya inanmamak, ateist olmaktır.”,    “Hikmetli söz müminin yitiğidir. Onu nerede bulursa, hemen alır.”, “Büyüleyici sözler gibi, hikmetli şiirler de vardır...”, “Şâir Hassan’ın sözleri, düşmana ok yarasından daha tesirlidir…”, “Şiir, bir söz ki, güzeli daha güzel, çirkini daha çirkindir...” (Hz. Muhammed “sallallahü aleyhi vesellem”)

*“Rabbimiz kendi isimlerinden ‘Allah’ ismini Kur’ân-ı Kerîm’de 2697 defa tekrarlamış. Diğer Esmâ-il Hüsnâları ve zamirlerle beş binin üzerinde kendinden bahsetmiştir.” ( Mahmut Toptaş-Millî Gazete, 18.10.2010, s. 5)

*“Harf devriminin tek amacı ve hatta en önemli amacı, okuma-yazmanın yaygınlaşmasını sağlama değildir. Devrimin temel gayelerinden biri, yeni nesillere geçmişin kapılarını kapamak, Arap-İslam dünyası ile bağları koparmak  ve dinin toplum üzerindeki etkisini zayıflatmaktı. Yeni nesiller, eski yazıyı öğrenemeyecekler,     yeni yazı ile çıkan eserleri de biz denetleyecektik. Din eserleri eski yazıyla yazılmış olduğundan okunmayacak, dinin toplum üzerindeki etkisi azalacaktı.”  (İsmet İnönü- Hatıralar, c. 2. S. 223)

*“Artık 1935’teyiz. On iki senelik bir müddet zarfında, yeni Türk, kendine yeni bir ruh, yeni bir ahlâk, yeni                bir tarih, hattâ, Allah’ı artık Tanrı diye andığı için, diyebilirim ki yeni bir Allah yaratmıştır.”  (Kemalizm-Tekin Alp; Cumhuriyet Gazete ve Matbaası-İstanbul 1936, s. 171)

* “Allah ismi yerine, ‘Tanrı’ demek, çok günâh olur.” (Türkiye Gazetesi Dînî Terimler Sözlüğü, c.1, s. 110, c. 2, s. 231)        

*“Bugünden sonra; divanda-dergâhta, bargâhta, mecliste-  meydanda Türkçeden başka dil konuşulmaya!..”

 (Karamanoğlu Mehmet Bey–12 Mayıs 1277)

 * “İsrail, 1948’de kurulurken 5 bin yıl evvel kullanılan İbraniceyi resmi alfabe olarak kabul etti. Kaybolup giden bir dil, yeniden hayat buldu. (…) Tek parti zihniyetinin Osmanlı muhalefeti, İslâm düşmanlığından ileri gelmektedir. İslâm’a düşman olanlar; imâna da, ezâna da, namâza da, camiye de, elifbaya da düşmandır.”  (Rahim Er-Türkiye Gazetesi; 11.12.2014, s. 3)

*  “Türk eriyiz, silsilemiz kahraman/Müslüman’ız, Hakk’a tapan Müslüman…”  (M. Âkif Ersoy; Safahat, İstanbul–1974, s. 533)

* “Ruhsal, parasal, soyut, boyut, yaşam, eğilim/Ya bunlar Türkçe değil, yahut ben Türk değilim!                       

Oysa halis Türk benim, bunlar işgâlcilerim/Allah Türk’e acısın, yalnız bunu dilerim…”, “Bu yurda her belâ içinden gelir/“Hep”leri, hep, hiçin hiçinden gelir.”   (N. Fâzıl -Çile)

* “Kimi zaman, ciltler dolusu kitabın yapamadığını bir şiir yapar.” (Namık Kemâl Zeybek-Kültür E. Bakanı)

 *  “(Sözcük) kelimesi, kelimenin karşılığı ise, bu “Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi-8” kitabında, (İlâ-yi kelimetullah)ı, (Kelime-i tevhîd)i ve (Kelime-i şahâdet)i nasıl diyeceksiniz?”, “…dil mes’elesi, hem dînî hem de millî bir mes’eledir; üzerimize yüklenen bir vazifedir. Bu sebeple; her kelimeyi/sözü yerli yerinde, usûlüne göre kullanmamız gerekir.”) (M. Hâlistin Kukul; Denge Gazetesi-22.05.2015, s. 9; 22.11.2015, s. 12)                                                                                                                                                        *   “Türkiye’nin en mühim dâvâsı, hiç şüphesiz, dil dâvâsıdır.”    (Prof. Dr. Mehmet Kaplan-Nesillerin Rûhu, s. 150)

                                                                                                                                      

S
aygıdeğer Okuyucularımız!..

Bilindiği üzere “uydurukça/arı dil” denilen ucûbenin dilimize sokulması ve milletimizin sözümona “aydın kesim”in ağzında ve kaleminde “ayrılık tohumları” ekmesi, Agop Martayan Dilaçar (1895–1979) ile N. Ataç (1878–1957) isimli, biri; öğretmen-idareci ve Ankara Üniversitesi,  DTCF Öğretim Görevlisi “gayrimüslim” bir vatandaşımız, diğeri ise, iftiharla “ateist” olduğunu söyleyen Ulus Gazetesi yazarı, iki “Dil Devrimcisi”nin öncülük ve gayretli ile bugünkü noktaya gelmiş; başta TC kimlikli insanlarımız ile Türk cumhuriyetlerindeki soydaşlarımız arasındaki gönül bağlarının ve kültür zincirlerinin kopmasına zemin hazırlamıştır.

Süleyman Nazif merhûmun ifâdesiyle, “Türkçe milletimizin iskeleti” olmasına rağmen, bu akım sebebiyle vücut, âdeta kemik kanserine tutulmuş ve kaslarla sanki bağlarını koparmış bir duruma düşürülmüştür…

Alfabe değişikliklerinin ardından gelen bu “dil devrimi” ile de “uydurukça kelime” virüsüne maruz kalan güzel Türkçemiz; ülkelerimiz arasındaki ekonomik bağları güçlendirecek yerde, âdeta ambargo koymakta ve düşmanların keyfine keyif katmaktadır…

Üstâd Şâir ve Yazar Yavuz Bülent Bâkiler’in tespit ve yazdığına göre, “Hiçbir Türk cumhuriyetinde: “Özgürlük, koşul, gereksinim, önlem, örneğin, gökçe yazın, yır, dize, doğa, okul, öğretmen, saptamak, neden… gibi kelimeler yoktur. Türk cumhuriyetlerinin Türkçelerinde sel-sal ekleri de kat’iyyen kullanılmamaktadır.”  (Fazla bilgi için bkz: “Hem Okudum Hem de Yazdım/3 (Dil ve Millî Kültür konulu köşe yazısı-şiirler); Ali Kayıkçı (Âşık Derebahçeli), Samsun-Aralık 2015, 488 sy.)

Bilindiği üzere; bu “Haşarat Dil Devrimcileri”nin izinden giden oldukça çok sayıda insan var. Bunların bir kısmı; okuldan (Milli Eğitim’in henüz tam “millîleşemeyen” ders kitaplarının) ve devrimci öğretmenlerinin etkisinden, bir dönemin TRT radyolarının beyinlere işleyen ve hâlen nispeten devam eden bozuk Türkçesinden, basın-yayın kurumlarına çöreklenmiş solak kalemşorlarının etkisinden, bâzı yayınevlerinin maksatlı yayınlarının tesirinden kurtulamayan genç beyinlerdir…

Bunlardan bir kısmı öylesine “Mankurtlaşmış” ki, “Agop”un isim ve soyadlarını “A. Dilaçar” şeklinde yazmanın da ötesine geçerek “Adil Açar” şeklinde dahi yazarak (Bkz: Yıldıray Oğur-Türkiye Gazetesi; 15.05.2016, s. 14) ve TRT’den anons ettirerek bu millete gerçekleri tersyüzle yutturmaya bile kalkmışlardır…

Bütün bunlara bir yerde ve bir yere kadar hak veriyoruz da şu bizim “İlâhiyatçı” ve “Din Görevlisi” hocalarımıza, “İmâm-Hatip”lerimize ne oluyor?.. Maalesef anlamak mümkün değil!.. Onlar da kendilerini bu “akıma” kaptırmış gidiyorlar…

Diyoruz ve bu his ve düşüncelerle kaleme aldığımız aşağıdaki mısralarımız ile Siz Saygıdeğer Okuyucularımızı başbaşa bırakıyoruz… Kalbî sevgi ve saygılarımızla…

= = = * = = =

“Agop”un izinden, gel “gitme hoca!..”;

“Hayat”ı-“gâye”yi, daima “söyle!..”

“Necip Fâzıl”ımız, “Oku sen bolca!..”

“Martayan”la “Ataç”, yaşamaz böyle;

Borazan çalınmaz, inan ki solca!..

 

“Agop”un izinden, hızla dön geri;

“Millî dil ve kültür”, daim ileri;

“Karamanlı Mehmet”, bayrağın yeri!..

 “Martayan”la “Ataç”, yaşamaz böyle;

“Hocalar” başlatsın, örnek seferi!..

 

“Agop”un izinden, yürüyen sapar;

“Haçlı”dan-“Siyon”dan, bir şeyler kapar;

“Mânevî…”  bırakır, maddeye tapar!..

“Martayan”la “Ataç”, yaşarlar böyle;

“Bâtıl Kalesi”ne, yeni “sur” yapar!..

 

“Agop”un izinden, gideni gördük;

“Ayasofya cami”, “müze”ye verdik;

“Mevlânâ anmayı”, “şenlik…” dönderdik!..

“Martayan”la “Ataç”, yaşarlar böyle;

“İslâm Dünyâsı”na, biz mi önderdik?..

 

KAYIKÇ’Ali der ki, gel “Dinle beni!..”

‘İyidir-güzeldir’, sanma her yeni!..

O bir ‘sözcük’ var ya, sürükler seni!..

“Martayan”la “Ataç”, yaşarlar böyle;

“Esimyel” doldurur, sonra yelkeni!..

 

DEREBAHÇELİ/ALİ KAYIKÇI

İlginizi Çekebilir
CANİK SANAYİCİ İŞ İNSANLARI VE YÖNETİCİLER DERNEĞİ’NDEN KATILIMLI YEMEK PROGRAMI
CANİK SANAYİCİ İŞ İNSANLARI VE YÖNETİCİLER DERNEĞİ’NDEN KATILIMLI YEMEK PROGRAMI
Gün Boyu Neşe ve Hareketlilik
Gün Boyu Neşe ve Hareketlilik
Tamamlanan parsellerde yatırımlar hızla sürüyor
Tamamlanan parsellerde yatırımlar hızla sürüyor
Canik Belediyesi ekiplerine teşekkür etti.
Canik Belediyesi ekiplerine teşekkür etti.
Son Haberler
Ay: Bilimin Işığında, Enerjiyle Dönüşen Bir Yaşam Yolculuğu
Ay: Bilimin Işığında, Enerjiyle Dönüşen Bir Yaşam Yolculuğu
Çorum maceramın sonuna geldim..
Çorum maceramın sonuna geldim..
Isparta Kitap Fuarı’ndayız!
Isparta Kitap Fuarı’ndayız!
CANİK SANAYİCİ İŞ İNSANLARI VE YÖNETİCİLER DERNEĞİ’NDEN KATILIMLI YEMEK PROGRAMI
CANİK SANAYİCİ İŞ İNSANLARI VE YÖNETİCİLER DERNEĞİ’NDEN KATILIMLI...
TÜRK AMERİKAN KOLEJİ, ÇARŞAMBA KAMPÜSÜNÜ 2026–2027 DÖNEMİNDE AÇIYOR
TÜRK AMERİKAN KOLEJİ, ÇARŞAMBA KAMPÜSÜNÜ 2026–2027 DÖNEMİNDE...
Çok Okunan Haberler
Seven’den Oğluna Duygulandıran Doğum Günü Mesajı
Seven’den Oğluna Duygulandıran Doğum Günü Mesajı
Esen: “Muhtarlarımızla Geleceğe Dair Kısa Bir Değerlendirme Yaptık”
Esen: “Muhtarlarımızla Geleceğe Dair Kısa Bir Değerlendirme Yaptık”
Yoleri: U18’de Dikkatleri Üzerine Çekiyor
Yoleri: U18’de Dikkatleri Üzerine Çekiyor
VALİ OSMAN KAYMAK’IN ‘5 ARALIK DÜNYA KADIN HAKLARI GÜNÜ’ KUTLAMA MESAJI
VALİ OSMAN KAYMAK’IN ‘5 ARALIK DÜNYA KADIN HAKLARI GÜNÜ’ KUTLAMA MESAJI

Ana Sayfa
GÜNDEM
SİYASET
SPOR
DÜNYA
EĞİTİM
EKONOMİ
TEKNOLOJİ
MAGAZİN
3. SAYFA
Köşe Yazısı
KÜLTÜR SANAT
SAĞLIK
BİYOGRAFİ
FOTO GALERİ
OTOMOBİL
SAMSUN HABERLERİ
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Biyografiler
Yerel Haberler
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Karikatürler
Anketler
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
Namaz Vakitleri
  • DÜNYA
  • EĞİTİM
  • EKONOMİ
  • GÜNDEM
  • KÜLTÜR SANAT
  • MAGAZİN
  • SAĞLIK
  • SAMSUN HABERLERİ
  • SİYASET
  • SPOR
  • TEKNOLOJİ
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Üye Paneli
  • Yerel Haberler
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Karikatürler
  • Anketler
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler
  • Namaz Vakitleri

  • Rss
  • Sitene Ekle
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.