DEREBAHÇELİ/ALİ KAYIKÇI“
DÜŞMAN”I BİLİRSİN, “GÂVUR” BELLİDİR!.. * “Allahü teâlâ zâlimleri sevmez”, “Sizden iyiliğe çağıran, doğruya çağırıp kötülükten alıkoyan, önde giden bir topluluk bulunsun. İşte onlardır felâhı bulacaklar”, “Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı bir ümmet olmak üzere yaratıldınız. İyiliğe çağırıp kötülükten alıkoyarsanız ve Allah’a inanır/imân edersiniz.”, “Allaha ve âhiret günü’ne inanırlar, iyiliğe çağırıp kötülükten vazgeçirmeye çalışırlar ve hayırlara kuşuşurlar. İşte bunlar sâlihlerdendir.”, “…Allah, güzel iş yapan iyileri sever!” (Kur’ân-ı Kerîm; Âl-i İmrân Sûresi
, âyet 57, 104, 110, 114, 148’den)*
“Haydi siz öyle yaptınız; bu dünyâ hayâtında tuttunuz onları savunuverdiniz diyelim, fakat kıyâmet günü onları Allah’ın huzurunda kim savunacak veya onlara kim vekil olacak?” (Kur’ân-ı Kerîm; Nisâ Sûresi, âyet 109)
* “Sizden biriniz ölüm (alâmetleri) gelip de: ‘Ey Rabbim! Beni yakın bir zamâna kadar geciktirsen de, sadaka versem ve sâlihlerden olsam’ demeden önce, size rızık olarak verdiğimiz şeylerden (Allah yolunda) harcayın!” (Kur’ân-ı Kerîm; Münâfikûn Sûresi, âyet 10)
* “Sâlih kullarım için, Cennet’te, hiçbir gözün görmediği, hiçbir kulun işitmediği, hiçbir insanın gönlünden geçirmediği bir takım nîmetler hazırladım.” (Hadîs-i Kudsî)* “Zâlime yardım eden, ondan zarar görür.”, “Bir zâlime yardım edene Allahü teâlâ o zâlimi musallat eder.”,
“Ümmetimin sâlihlerinin Cennet’e girmeleri; namâz ve oruçları sebebiyle değil, cömertlik, Müslümanlara karşı kalblerinde kötülük beslememeleri ve Müslümanlara nasîhatleri sâyesindedir.” (Hz. Muhammed “sallallahü aleyhi ve sellem”)* “Zâlim: Zulm eden, Müslümanlara ve İslâmiyet’e; eli ile, dili ile ve kalemi ile zarar veren, başkalarının hakkına tecâvüz eden.”
(Türkiye Gazetesi Dînî Terimler Sözlüğü; C. 2, s. 308)* “Sâlih: Dünyâya kıymet vermeyip, Allahü teâlânın rızâsını, sevgisini kazanmak için çalışan Müslüman.” (A.g.e.: C. 2, s. 161)
aygıdeğer Okuyucularımız!..Bilindiği üzere ülkemiz, son “
Kartal-Penç e 2”, diğer bir söyleyişle “
Gara Operasyonu” ile gerek içeride ve gerekse dışarıda “
düşmanlar kimlerdir?” noktasında bir tespit noktasına gelmiş; iç düşman gruplardan olan “
teröristler”, “hainler”, “satılmışlar”, “dönmeler/kriptolar”, “gâfiller”, “siyasî muarızlar” yanında bir de dış düşmanlar ile âdeta bir “
muhasara” altına alınmış bir durumda kalmıştır.Diyoruz ve de bu his ve düşüncelerle kaleme aldığımız aşağıdaki mısralarımız ile
Sizleri başbaşa bırakıyoruz. Kalbî sevgi ve saygılarımızla…
= = = (* 1 *) = = = “Düşman”ı bilirsin, “gâvur” bellidir; “Gizli Hasımlar”dan, Sen koru Rabb’im!..“Terörist” bellidir, “terör” bellidir;“Hain Kesimler”den, Sen koru Rabb’im!.. “Yüzüne Güler”ler, “Dost” sanman için; “Yanına Gelir”ler, “aldanman” için; “Âh!” edip “Vâh!” edip, hep “yanman” için; “Flu İsimler”den, Sen koru Rabb’im!.. “Kripto” ayrı dert, “Râfizî” ayrı; Onca “Satılmış” var, bulunmaz hayrı; “Dosdoğru ol!” dersin, o gider eğri; “Yamuk Hısımlar”dan, Sen koru Rabb’im!.. “Yeşil”e aldandı, hele “sarı”ya; “Bayrağım” inmesin, velev yarıya; “Çâresiz” baktırma, Sen yukarıya; Yeni “10 Kasım”dan, Sen koru Rabb’im!.. “İnternet/Genelağ”, sağladık bağı; “Bilgi Çağı” dendi ve “Uzay Çağı”;“Füze-Mekik” derken, yaptık atağı; “Göktaş/Cisimler”den, Sen koru Rabb’im!.. = = = (* 2 *) = = = “Sâlih Kullar”, “Sâlih Amel” ne güzel; “Ahsen-i Takvîm”den, olmak sonucu…“Eşref-i Mahlûk”sun, “yamuk”san düzel;“Resûl-ü Sakaleyn”, çifte sunucu; “Kur’ân-a-Hadîs”e, tutunmalı el!.. “Âlimler” var, “4 Mezheb”in imâmı; “İskele” kurdular, hatta “limanı”;“Tefrika-ayrılık”, fitne zamânı…“Resûl-i Ekrem”dir, ilk ve sonuncu; Varmak istiyorsan, önce O’na gel!.. “İmânı” tut, “ihlâs” ara amele; “Hakk Rısâsı” asıl, doğru emele; “İbâdet”le “harç” at, her gün temele!..“Yûnus” gibi olmak: Doğru Oduncu; Bu yolda “yaprak” ol, hatta bir gazel!.. “Düşmanı” bil, “Dostu” ayır “Hasım”dan; “Koru” kendin, “İki Yüzlü Hısım”dan; Sahte “Sağcı”, sapık “Solcu Kesim”den!..“Bakır” başka, ayırt eyle sen tuncu; “Sert Kaya”dan, ne koparır karayel?.. KAYIKÇ’Ali, “4-4” dedin başladın; “6-5”le, “mısra-mısra” aşladın; “Hece”de Sen, bir “ömür”dür kışladın!..“Edib Ahmed”, “Hakayık”ta “Oyuncu”;“Yesevî”miz, bu konuda çok özel!..