DEREBAHÇELİ/ALİ KAYIKÇI BULAMAZSIN, BULAMAZSIN; ARAMAZSAN BULAMAZSIN!.. (“Malûmlara Taşlama”, mısra-mısra haşlama): * “İstanbul; Rusya’nın başkenti olacak, Türkler ise Asya’ya dönerek, kazak ve hırka örüp Rus’lara satacak!..” (Yeni Şafak Kitap; S. 176, 15.12.2021. s. 10) * “Berlin’de Mileva’dan ayrılarak, 1919’da yeğeni Elsa’yla evlendi. 1921’de Nobel Fizik Ödülü’nü kazandı…” (Sabah Gazetesi Gelişim Hachette Alfabetik Genel Kültür Ansiklopedisi, C. 3, İst. 1993, s. 1084-1085)aygıdeğer Okuyucularımız!..“Yeni Şafak Gazetesi”nin kitap tanıtım eki olan ve yukarıda “
serlevha” hâlinde sunduğumuz yayınının 10’ncu sayfasında, yukarıdaki ifadeyi okuyunca, böyle bir söyleyişle ilk defa karşılaştığımız için, cümleyi bir kere daha baştan alıp düşündük. Sonra da bu sözü nakleden gazetenin fikrî/siyasî yelpazemizdeki yerini aklımıza getirdik ve ardından da değerlendirmemizi buna göre yaptık.Bunu söyleyen “
Dostoyevski” adındaki dünyâca meşhur romancı idi ve 1821-1881 yılları arasında yaşamıştı. “
Suç ve Ceza” ile “
Karamazof Kardeşler” adlı eserleriyle tanınmıştı.Tuhafımıza giden, O’nun bu sözlerini bize Türkçe-Edebiyat Derslerine giren hiçbir öğretmenin nakletmemesi, âdeta bu ismin Osmanlı-Müslüman düşmanlığını gözler önüne sermekten kaçınması ve sevilmesine gölge düşürmek istememesiydi, diye şimdilerde düşünmemize yol açmasıydı.Aynı durum, yukarıdaki “
alıntı”da özellikle verdiğimiz bir biyoğrafi/özgeçmiş bilgisi içerisinde yer alan ifadeler sebebiyle de Alman asıllı, Yahûdi fizikçi (1879-1955) “
Einstein” için de söz konusu.Bu dünyâ çapında şöhretli Nobel ödüllü Fizik Profesörü’nün yaptığı şu “gâvurun gâvurluğunu da aşan” davranışa ne demeli? Kardeş kızıyla evlenmek!..Diyoruz ve bu iki meşhur “
grand gâvur”u ve bu gibileri gözümüzde büyüten bilcümle eğitimci ve yazarları şöylece bir “
hicvedelim/taşlayalım” diyoruz ve dahi bu his ve düşüncelerle kaleme aldığımız aşağıdaki mısralarımız ile
Sizleri başbaşa bırakalım istiyoruz. Kalbî sevgi ve saygılarımızla…
= = = ( - 1 - ) = = =Bulamazsın, bulamazsın; aramazsan bulamazsın;“
Cüce”leri “
yüce” diye, yutturmuşlar bulamazsın;“
Kadın imâm” olsa bile, peşi sıra kılamazsın!..“
Helâl-harâm” belli artık, gizli-aş’kâr çalamazsın;“
Resûlallah” yolun gözler, “
haç”ı tutup alamazsın!.
“Reşit Paşa”, “Mithad Paşa”; “Cemal”, “Enver” şu “
Paşalar”;“
Apo”, “FETÖ”, “O. Kavala”; büyük-küçük şu “
Maşalar”;“
M. Supli” var, onca “
TİP’çi”, “
Moskova” der, “
Ruble” yalar!..“
Helâl-harâm” belli artık, gizli-aş’kâr çalamazsın;“
Resûlallah” yolun gözler, “
haç”ı tutup alamazsın!.
“Tevfik Fikret”, “Nâzım Hikmet”; bir “
Ateist”, bir “
Satılmış”;“
Aziz Nesin: Dinsiz Kâfir”, “mizâh”la öne atılmış;“
Fondaş Basın”, hep “
tavlamış”, “Siyon”a çatı çatılmış!..“
Helâl-harâm” belli artık, gizli-aş’kâr çalamazsın;“
Resûlallah” yolun gözler, “
haç”ı tutup alamazsın!. “
Nobel’ciler kime ödül”, “niçin vermiş” bir araştır;“
Keriman: Dünya Güzeli”, inanmışsan boş uğraştır;“
Dolar-Avro”, “
yüksek faiz”; “
banka-banker” koş dolaştır(!)…“
Helâl-harâm” belli artık, gizli-aş’kâr çalamazsın;“
Resûlallah” yolun gözler, “
haç”ı tutup alamazsın!.
= = = ( - 2 - ) = = = İşte
“Einstein”, “Dostoyevski”; iki
“grand/meşhur gâvur”;“Türk-İslâm Düşmanı” bunlar,
“al birini diğer’ne vur”;“Yeğenle evlenmek” nedir,
“İstanbul hayâli”nde dur!..
“Helâl-harâm” belli artık, gizli-aş’kâr kalamazsın;
“Mahremi”ni
“eş” olarak,
“karı” diye alamazsın!..
“İstanbul’u Rus’a başkent”, “Türk’ü sürmek Ötüken’e”;“
Kafkas” kırım, “
Sarıkamış”; “
Çarlık” biçti elli sene;“
Ruh Bilimi: Suç ve Ceza”, oyar beyni sanki geme!..
“Îmân-küfür” belli artık, gizli-aş’kâr kalamazsın;“
Smerdia… Karamazov”, katil-cani-yaramazsın!..
“Cinayetler”, asıl konu; “
kumar-kumar” ömür boyu;
“İhtilâlci” fikr-i sabit, “
terör” yanlı olmuş oyu;“
Akciğer”den çıkar kanı; “
dalak” gibi, aynen koyu!..
“Îmân-küfür” belli artık, gizli-aş’kâr kalamazsın;
“Rospi” ile “
mutlu yuva”, istesen de kuramazsın!.. İşte
“Einstein”, “Dostoyevski”; iki
“grand/meşhur gâvur”;“Türk-İslâm Düşmanı” bunlar,
“al birini diğer’ne vur”;“
Örnek almak” şöyle dursun, “
Orgie”
(*)sinden de uzak dur!..
“Îmân-küfür” belli artık, gizli-aş’kâr kalamazsın;
“Nobel: Siyon Kuklası”dır, ödül-mödül alamazsın!..
KAYIKÇ’Ali, “
Örnek Kişi”; “Hakk Rızâsı” ola işi;
“Sevâb-günâh” bilmeyenin, “
Câhim”edir hep gidişi;
“Einstein” olsa bile boştur, “
Dostoyevski”nin bitişi!..“
Cüce”leri “
yüce” diye, yutturmuşlar bulamazsın;“
Örnek almak” şöyle dursun, bir “
nasîhat” alamazsın!..----------------------------------------------------
(*): Orgie: İşret ve sefahet bayramı/ziyâfeti (
Altın Zincir-Upton Sinclair-Çev. E.T. Eliçin, İst. 1940, Nümune Matbaası, s. 167)