“
BİR DOĞRU” VAR, “BİR YANLIŞ!..” (Bir “iktibas/alıntı”nın düşündürdükleri; mısra-mısra taşlama, “malûmlar”ı haşlama): ALİ KAYIKÇI DEREBAHÇELİ* “…Âyetlerimizi yalanlayanların ve âhirete, ebedî yurda îmân etmeyenlerin şahsî arzu ve ihtiraslarına, bâtıla uyma. Onlar, başkalarını Rablerine denk tutuyorlar’ de. De ki: ‘Gelin Allah’ın gerçekten neyi yasakladığını size anlatayım: O’ndan başka şeylere asla ilâhlık yakıştırmayın!.. Allah size aklınızı kullanasınız diye bunları emreder.” (Kur’ân-ı Kerîm; 6/En’âm Sûresi, âyet 150-151’den) aygıdeğer Okuyucularımız!..“
Yeni Akit Gazetesi İlâhiyatçı-Araştırmacı Yazarı Sn. Yaşar Değirmenci”, 7-8 Temmuz 2023 günlü “
Cuma Sohbeti” ve “
Tefekkür” adını taşıyan sayfalarında; “
İslâmî Câmiada Atatürk Dalgası” başlıklı makâlesinde, “
Biz esaslı, kaliteli, seviyeli sorular ve cevaplarla yanlışları, hataları, ifratları düzeltmemiz gerekirken, bunu yapmayıp sadece Atatürk kutsaması ve putlaştırması yapıyoruz. İyi de Atatürk bir put muydu, din kurmuş kutsal biri miydi, kendini bir put olarak mı ilân etmişti? Dünyanın hiçbir yerinde böylesine ‘putlaştırma’ uygulaması yoktur.” ; “
Türkiye, İslâm devleti olarak kuruldu ama sonra laik devlet yapıldı. Cumhuriyet, bir İslâm devleti olarak kurulmuştu. 1928 yılına kadar Anayasa’nın ikinci maddesinde, ‘devletin dini, din-i İslâm’dır’ yazıyordu. Neden 1928 yılından itibaren bu madde anayasadan çıkarılmıştır?”; “
İslâm cemaat tarihi, Türkiye’de ulusal sol ve Kemalizm tarafından imha edilmekle kalmadı. Aynı zamanda öcü gösterilerek ötekileştirildi.” demektedir.
“‘Atatürk, Türk milletinin ortak değeridir’ denilerek kutsanan kişi kutsal bir kişi midir; kusuru, hatası, vebâli yok mudur, masum mudur? Masum ve mahfuz olanlar sâdece peygamber’lerdir.”, “İnsan: Allah’tan başka bir ilâh, kulluk edilecek blr mabud kabul ettiğinde, her yönüyle yalnızca Allah’a ait olan sıfatları bir başka varlığa daha verdiğinde, kuvvet ve kudretinde Allah’a bir ortak daha tanıdığında, sahip olduğu haklar ve bunların ifâsı hususunda Allah’a bir başka ortak daha tanıdığında ‘müşrik’ olur.” İşte makâlenin “
bamteli”ni de bu ifadeler meydana getirmekte ve bizi de haklı olarak daha önce okuduğumuz bâzı eserleri hâtırlatarak başka köşe yazılarına taşımaktadır:Rahmetli “
Kadir Mısıroğlu” Ağabeyin, “
Lozan Zafer mi Hezimet mi?” ve “
Sarıklı Mücâhidler” adlı tarih araştırmaları ile esas adı “
Moiz Kohen” olan ve takma bir (
Tekin Alp) isimle “
Kemalizm” adlı bir de kitap (İstanbul 1938, Cumhuriyet Matbaası, 360 sy.) yazan ve de bu eserinin 94’üncü sayfasının bölüm başlığını “
Kahrolsun Şeriat Hükûmeti” koyarak“
kafası ezilecek olan düşmanın adı teokrasi” (ilâhi din/şeriât devleti)dir diyen “
Yahudî Soysuzu”, bize de kendi icâd ettiği “
yeni bir din” getirmek istedi.Rahmetli “
Mehmed Şevket Eygi”nin ifadesiyle “
Kıyamet’in yaklaştığı şu devirde, Türkiye Müslümanlarını Moiz Kohen Tekin Alp’in fitneleri perişan etmiştir.”Bunu teyit eden bir gelişme de , “
Meral Akşener”in övdüğü ve iktidara geldiklerinde ders kitabı olarak okutulacağını haber verdiği “
Medenî Bilgiler” adlı eserde “
İslâmiyet” yerine “
Şamanizm”in tavsiye edilmekte olduğunu görmekteyiz. (Bkz: Dr.
C. Ahmet Akışık- Türkiye Gazetesi; 18.06.2022, sy. 7)“
Gazeteci Üstâd Yazar Rahim Er”, bir makâlesinde belirttiği gibi,
“…bir İngiliz projesi olarak… Önceki Türkler dinsizleştirilmek istendi. 50 yıl sonra da Kürtler, dinsizleştirilmek istendi. Bir taraf Türkçü, laik, Kemalist; diğer taraf Kürtçü Marksist, seküler (dinden bağımsız)
yapılıyordu. (…) Kemalist Türkçülüğün hedefi, dinsiz bir Türk ırkıydı. Sosyalist Kürtçülüğün hedefi de dinsiz bir Kürt ırkıydı.” (
Türkiye Gzt; 19.11.2014, sy. 3)Ve nihayet öyle bir noktaya gelindi ki onu da “
Prof. Dr. Sefa Saygılı”nın “
Puta Tapmak Günümüzde de Yaygın” başlıklı makâlesinden okuyoruz:
“Orta yaşlı biri, şehrin meydanındaki bir heykelin karşısına geçmiş, ülkemizde vuku bulan kendine göre terslikleri, haksızca yapılan eylemleri şikâyet ediyormuş. Sonra da ekliyormuş: ‘Ahh hayatta olsan, bunlara engel olurdun. Seni çok özlüyor, görmek istiyoruz!” (
Yeni Akit Gzt; 08.07.2023, sy. 2)
aygıdeğer Okuyucularımız!..Buradan Sn.
Yaşar Değermenci’nin,
“‘Atatürk, Türk milletinin ortak değeridir’ denilerek kutsanan kişi kutsal bir kişi midir; kusuru, hatası, vebâli yok mudur, masum mudur? Masum ve mahfuz olanlar sâdece peygamber’lerdir.” şeklindeki
sözüne geliyoruz ve de bu his ve düşüncelerle kaleme aldığımız aşağıdaki mısralarımız ile
Sizleri başbaşa bırakalım istiyoruz. Kalbî sevgi ve saygılarımızla…
= = = (***) = = =“Bir doğru” var, “bir yanlış”; “kimler” buna “inanmış?”;“Yanlış”a “doğru” diyen, “aldanmıştan aldanmış!..”“Ortak değer Peygamber”, “Rabbimiz verdi haber”;O’nu böyle bilmeyen, ebed “Cahîm’de yanmış”;“Kusurluyu kutsamak, en büyük yanlış” meğer!.. “Peygamberî sıfat”ı, “günâhkâr”a taşımak; “Doğru-yanlış” iç içe, “putçuluk”u kaşımak; “Târihî/gerçek bilgi”, “Tek Adam”la şaşımak!..“Ortak değer Peygamber”, “Rabbimiz verdi haber”;“Kusurluyu kutsamak, en büyük yanlış” meğer!.. “Yaşar” “Dalga…”yı yazdı, “asırlık yanlış” çözdü; “Tabu”ya bi dokundu, çok “Kemalist”i üzdü; “Kamalist”ler yamuldu, “Kadir”e küfür düzdü!..“Ortak değer Peygamber”, “Rabbimiz verdi haber”;“Kusurluyu kutsamak, en büyük yanlış” meğer!.. “Moiz Kohen/Tekin Alp”; “Put Öncüsü” bir isim; “Kemalizm” kitabı ki, “teşhis”te asıl resim; “İngiliz Projesi”, tuttu/yuttu bunu bir kesim!..“Ortak değer Peygamber”, “Rabbimiz verdi haber”;“Kusurluyu kutsamak, en büyük yanlış” meğer!.. “Rahim Er” tâ “..14”te, “Mısıroğlu: Lozan”la; “Osmanlı”yı yıkanla, “Hilâfet’i bozan”la; “Kürtçü Marksist Seküler”, n’eymiş-nasıl yazan”la!..“Ortak değer Peygamber”, “Rabbimiz verdi haber”;“Kusurluyu kutsamak, en büyük yanlış” meğer!.. “Kemal”, “Kamal” olunca, “Kurum” dilden saldırdı; “Laiklik” bi sulandı, “dine bayrak” kaldırdı; “PKK” meydan buldu, onbinleri öldürdü!..“Ortak değer Peygamber”, “Rabbimiz verdi haber”;“Kusurluyu kutsamak, en büyük yanlış” meğer!.. KAYIKÇ’Ali diyor ki; “Kadir, Rahim ve Yaşar…… ‘Kullar elbet fanî’dir, hizmetleri hep yaşar…… ‘Milsiz bir eğitim’ var, ‘Harizmi’ olsa şaşar!..”“Ortak değer Peygamber”, “Rabbimiz verdi haber”;“Kusurluyu kutsamak, en büyük yanlış” meğer!..