Atakum Belediyesi açtığıHalk Yem Evi ile Samsun’dabir ilke daha imza attıBaşkan Cemil Deveci söz vermişti:Halk Yem Evi ile Samsun’da hayvansalüretim sağlıklı ve kârlı hale geliyorAtakum Belediyesi’nin açtığıHalk Yem Evi ile Samsun’dahayvancılık daha kârlı olacakAtakum Belediyesi, ilçenin kırsal mahallelerinde hayvancılık yapan
yurttaşları, sürekli artan yem giderlerine karşı korumak için Samsun’da bir
ilke imza attı. Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci tarafından açılan
Halk Yem Evi, geçimini hayvancılıkla sağlayan Atakumlulara ücretsiz yem
kırma ve karıştırma hizmeti verecek. Besiciyi fabrikasyon yemden kurtararak
maliyet avantajı sağlayacak olan tesis ile bölgede elde edilen süt ve et
verimi de artacak.Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci’nin sözünü verdiği kırsal kalkınma
projelerinden biri olan Halk Yem Evi Samsun’da açıldı. İthal girdilerin
çoğaldığı ve dövizdeki artışa bağlı olarak maliyetlerin her geçen gün
yükseldiği hayvan besiciliğini yerel kalkınma hedefi kapsamında destekleyen
Atakum Belediyesi, Halk Yem Evi ile Samsun’da bir ilke daha imza attı.
Başkan Av. Cemil Deveci’nin makine başına geçerek ilk yem kırma işlemini
gerçekleştirdiği tesis, geçimini hayvancılıkla sağlayan kırsal mahalle
sakinlerinin üretim maliyetlerini düşürecek, Atakum kırsalında yetişen
hayvanların fabrikasyon yemler yerine doğal ürünlerle beslenmesini
sağlayacak, bölgedeki süt ve et verimini artıracak. Atakum Belediyesi
Kırsal Hizmetler Müdürlüğü’nce Taflan Merkez Mahallesi Özören Yolu üzerinde
hizmete sunulan Halk Yem Evi’nden Atakum’un kırsal mahallelerinde yaşayan
hayvan besicileri hiçbir ücret ödemeden faydalanabilecek. Tesisin etrafında
oluşturulan müze alanı ise tarım ve hayvancılığa ilgi duyan herkes
tarafından ücretsiz ziyaret edilebilecek.ATAKUMLU BESİCİLER DAHA FAZLA KAZANÇ SAĞLAYACAKHayvancılıkla uğraşan yurttaşlar, ellerinde bulunan arpa, buğday, mısır,
kepek, yonca gibi ürünleri Halk Yem Evi’ne getirerek tesisteki yem kırma
makinesinde işlemden geçirebilecek. Tüm hizmet giderlerinin Atakum
Belediyesi tarafından karşılanacağı Halk Yem Evi’nde üretilen doğal
besinleri tüketen büyükbaş ve küçükbaş hayvanlar, sağlıklı beslenme
olanağına kavuşacak. Atakum’da üretilen süt ve etteki verimi artırmayı
hedefleyen proje hayvan besicilerinin cebini de rahatlatacak. Üretim
maliyetlerini düşürürken ürün verimini artıran Halk Yem Evi, besicilerin
daha fazla kazanç sağlamasına olanak tanıyacak. Atakum Belediyesi İlhan
Kılıç Kilitli Parke Taş Üretim Tesisleri’ne komşu olan Halk Yem Evi, hafta
içi her gün mesai saatleri içerisinde besiciler tarafından
kullanılabilecek. Atakum Belediyesi, gelecek dönemde ilçenin 27 kırsal
mahallesinde yaşayan tüm yurttaşların kolayca erişebileceği noktalara
kuracağı yeni tesisler ile Halk Yem Evi sayısını artıracak. Yem kırma
işlemi için tesisi kullanan besicilere, Atakum Belediyesi Kırsal Hizmetler
Müdürlüğü’nün uzman veteriner hekimleri ve ziraat mühendislerince eğitimler
verilecek. Üreticiler, modern üretim yöntemleri hakkındaki güncel
gelişmelerden düzenli şekilde haberdar edilecek.MÜZE ALANI GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE TARIM VE HAYVANCILIĞA IŞIK TUTUYORAtakum Belediyesi Halk Yem Evi, tarım ve hayvancılığa ilgi duyan,
çocuklarını bu alanlarla tanıştırmak isteyen yurttaşlar için de bir tarım
müzesi işlevi görüyor. Tesisin etrafında oluşturulan müze alanında; düven,
saban, diğren, boyunduruk, zevle, yaba, orak, tırpan, karalayız, hızar,
hamut, semer, yular, kağnı tekeri ve kara patoz gibi modern tarım öncesi
kullanılan tarihi üretim aletleri sergileniyor. Ayrıca hayvancılığın temel
besin maddeleri olan buğday, ayçiçeği küspesi, pamuk küspesi, yulaf,
korunga, saman, mısır silajı, yem bezelyesi, çayır otu, fiğ, soya küspesi,
kepek, mısır, arpa ve yonca gibi yem bitkileri ziyaretçiler tarafından
yakından incelenebiliyor. Halk Yem Evi, bu yönüyle geçmişten günümüze tarım
ve hayvancılığa ışık tutan bir merkez olma özelliğini taşıyor. Tesisi
ziyaret eden yetişkinler sergilenen tarım aletleri ile nostalji yaşarken
kentlerde yetişen çocuklar ise sofralarına gelen besinlerin üretim sürecini
dokunarak öğreniyor.ATATÜRK’TEN SONRA KORONA EMPERYALİST GÜÇLERİ YENDİAtakumlu kırsal mahalle muhtarları ve besicilerin katıldığı Halk Yem
Evi’nin açılışında yem kırma makinesinin başına geçerek ilk üretimi
gerçekleştiren Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci, “Sevgili
hemşehrilerim, kırsal mahallelerimizin temsilcileri, hani diyorduk ya, ‘Bu
kentte tarım yapılacak, hayvancılık yapılacak’ diye. ‘Yerel kalkınma modeli
öne çıkacak’ diyorduk. Daha o zaman korona yoktu. ‘Türkiye ekonomisi
sıkışıyor, işsizlik artıyordu. O nedenle bizim yeni kalkınma modelleri
üretmemiz, tarıma yeniden dönmemiz gerekiyor, büyük kentlerdeki insanların
yeniden baba ocağına dönmesi gerekiyor’ diyorduk. ‘Gelininiz sizin
yanınızda kalacak, torunlarınızı seviyor olacaksınız, oğlunuz köyünüzde,
tarlanızda duruyor; karnını doyuruyor ve iş bulabiliyor’ olacaktı. Şimdi
onun temellerini atmaya çalışıyoruz. Ülke olarak çok zor koşullardan
geçiyoruz. Belediye olarak da zor bir süreci yönetiyoruz. Bu onlardan
birisi. Biliyorsunuz arkadaşlarımız o günden bu tarafa ev ev, köy köy
dolaşıyorlar. Benim bu anlattıklarımı size anlatıyorlar. Modern, çağdaş
tarım ve hayvancılığın yanı sıra kendi kültürümüze ve geleneklerimize
dönmeye, doğal ortamda besicilik yapmaya çalışıyoruz. Aynı zamanda doğal
ortamda hem kendimiz hem de hayvanlarımız için gıda üretiyoruz. Niye? Suni
ortamda GDO’lu yiyecekler insan ömrünü kısaltıyor, kanser üretiyor. Bunun
artık tartışılabilir bir tarafı kalmadı. Tescillendi. Korona da buna benzer
sanayi ürünü bir hastalık türü. Dünyayı ve emperyalist güçleri yendi
korona. Atatürk’ten sonra emperyalist güçleri yenen korona çıktı. Bu virüse
dünya diz çöktü. Onun için bizim kendi kültürümüze, toprağımıza, doğal
kaynaklarımıza dönmemiz ve çevremizi tüketmememiz gerekiyor. Çevreyi
tüketmeyip korursak kendimizin, çocuklarımızın ve torunlarımızın sağlığını
korumuş oluruz” dedi.‘YEREL KALKINMA MODELİNE TARIM VE HAYVANCILIK DESTEĞİ’Tarımın ve hayvancılığın önemine dikkat çeken Başkan Deveci, “Karadeniz
Rotary Kulubü ile kırsal mahallelerimizde öncelikle kadınlarımıza olmak
üzere 50 adet Jersey ırkı ineği hamile biçimde vereceğiz. 50 ineğin
masrafları Karadeniz Rotary Kulübü tarafından karşılandı. Bir o kadar da
biz çiftçilerimizden alıp yine kırsal mahallelerimize ulaştıracağız.
Toplamda hamile 100 düve dağıtılacak. 6 ay sonra bu düveler buzağı yapacak,
bir 6 ay sonra daha onların dişilerini alacağız, diğer kadınlara vereceğiz.
Böyle ürete ürete her evde Atakum Belediyesi’nin bir çift Jersey büyükbaş
hayvanı olacak. Çiftçi hem hayvan yetiştirecek hem de tarlasında arpa,
buğday, mısır, korunga ne yetiştiriyorsa onları buraya getirecek. Biz
onları burada öğütüp harmanlayacağız, hayvan yemi yapacağız ve çuvallayıp
kendisine teslim edeceğiz. Yani hayvan doğal ortamda büyüyor olacak biz de
çiftçimizin doğal ortamda yetiştirdiği ürünlerden yem yapıp kendilerine
vereceğiz. Onların sütü, yağı, peyniri doğal ortamda büyümüş, doğal besinle
beslenmiş büyükbaştan olduğu için doğal ürün olacak. Veteriner
hekimlerimiz, ziraat mühendislerimiz sürekli tarlada. Ürünleri takip
edecekler. Veteriner hekimlerimiz, hayvan gebe olduğundan sütü bize
gelinceye kadarki dönemde de hayvanların sağlığını ve sütün hijyenik
koşullarda üretilmesini kontrol edecekler. Biz de kurduğumuz kooperatif
sayesinde bu ürünleri pazara ulaştırıp ‘Bu ürün Atakum Belediyesi uzmanları
tarafından kaynaktan bugüne kadar kontrol edilmiştir. Sağlıklı ve doğal
ürünlerdir’ damgasını vuracağız. Ardından bu doğal ürünleri yalnızca
Samsun’a değil tüm Türkiye’ye ulaştıracağız. Bu ne demek? Hem insanların iş
için başka şehirlere gitmesini önleyip onları evlerinde tutmaya çalışacağız
hem de yerel kalkınma modeline tarım ve hayvancılık aracılığıyla omuz
vermiş olacağız” diye konuştu.‘BURASI TARIM KENTİ, TARIMLA KALKINMAMIZ LAZIM’Samsun’un Yakakent’ten Terme’ye kadar özellikle Samsun-Sinop karayolu
çevresinin düzgün ve teknolojik aletlerle tarım yapılabilecek bir alan
olduğunu vurgulayan Başkan Deveci, “Üstelik bu alan baştan sona, tümüyle
sulanabiliyor. Türkiye’nin başka yerinde böyle bir sulanabilir tarım
arazisi yok. Türkiye bütçesinin önemli bir bölümünün harcandığı GAP
unutturuldu. Ne oldu, ne ekiliyor, ne biçiliyor, bir sahibi var mı? Kimin
elinde belli değil, bilmiyoruz. Ama burası bizim. Sahiplerini biliyoruz,
biziz. Kimin tarım yaptığını biliyoruz. En azından buna sahip çıkmamız
gerekiyor. Karadeniz’deki Samsun’un Bafra, Terme, Çarşamba, Alaçam
ovalarına sahip çıkmamız gerekiyor. Ben önceki günlerde Ondokuz Mayıs
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal’ı ziyaret ettim. Onların da bu
konuda duyarlılığı var. Bafra, Çarşamba ziraat odaları, ticaret odaları ve
tarımla ilgili işletmecilerle görüşüyorum. Burada bir farkındalık yaratmak,
tarımı planlamak ve alım garantili tarım ekimini teşvik etmeyi
hedefliyoruz. Bu kuruluşlar, özel işletmeler bir araya gelebilirse,
kooperatifler ve şirketlerle el birliği ile tarımı planlayıp üreticinin
zarar etmeyeceği bir organizasyon kurabilirsek çok faydalı olacaktır. Bu
Atakum için bir şart. Sanayiye ihtiyaç kalmaz. Bizim doğayı ve çevreyi
kirleten, bacasından duman tüten bir sanayiye ihtiyacımız yok. Burası tarım
kenti, tarımla kalkınmamız lazım. Biz de Atakum olarak bunun gereğini
yerine getiriyoruz” ifadelerini kullandı.‘BURASI HEM YEM TESİSİ HEM DE MÜZE’Halk Yem Evi’nin küçük ama önemli bir tesis olduğunun altını çizen Başkan
Cemil Deveci, “Doğal ortamda üretimi ve doğal ortamda tüketiciye ulaştırma
kararlılığının ifadesi bu. Arkadaşlarımı yürekten kutluyorum. Buraya
gelenler tesisin bahçesinde çocukluğumuzda kullanılan tarım aletleri olan
düven, saban, diğren, boyunduruk, zevle, yaba, orak, tırpan, karalayız,
hızar, hamut, semer, yular, kağnı tekeri ve kara patoz gibi aletleri
görecekler. Bir de hayvancılığın temel besin maddeleri olan buğday,
ayçiçeği küspesi, pamuk küspesi, yulaf, korunga, saman, mısır silajı, yem
bezelyesi, çayır otu, fiğ, soya küspesi, kepek, mısır, arpa ve yonca gibi
yem bitkileri de yer alacak. Burası hem bir yem tesisi hem de bir müze.
Atakum bunun bir benzerini güneydoğu kırsal mahallelerimizin yolu üzerine
yapacak. Birkaç gün içerisinde o da faaliyete geçecek. Daha sonra ihtiyaç
duyulan alanlarda da çoğaltacağız” dedi.‘MOBİL MANDIRALARDA MARKA PEYNİRLER ÜRETECEĞİZ’Atakum’un peynirde markalaşacağını belirten Başkan Deveci, “Bir başka şey
daha yapıyoruz. Hayvancılık öneriyoruz. Sütünden de peynir, tereyağ gibi
ürünler yapmak gerekiyor. Küçük, mobil mandıralar oluşturmaya çalışıyoruz.
Bu mandıralarda doğal ortamda yetişmiş hayvanların sütünden markalaşmış
ürünler oluşturmak istiyoruz. Örneğin Kars kaşarı gibi Samsun veya Atakum
Burması diyebileceğimiz peynir türleri üretmeye, bunları da markalaştırma
üzerinde çalışıyoruz. Arkadaşlarımız üretimin nasıl steril şartlarda
yapıldığını kırsal mahallelerde anlatıyorlar. Daha sonra da mobil
mandıralarda veya bölgelerindeki mandıralarda üretim gerçekleşecek. Biz
yine ürünlerin sağlıklı ve steril koşullarda üretildiğini takip edeceğiz.
Sonra da ‘Bu ürünler doğal ortamda üretilmiş, hijyenik koşullarda bizim
kontrolümüzde size ulaştırılmıştır’ diyeceğiz, imzamızı atacağız. Siz de
hiç tereddüt etmeden steril ve doğal ürünler olarak tüketeceksiniz”
ifadelerini kullandı.‘600 DÖNÜME EKİLECEK TOHUM DAĞITIYORUZ’Atakum Belediyesi’nin Karadeniz’deki ilk tohum merkezi olan AtaTohum’u
kurduğunu hatırlatan Başkan Deveci, “Biz aynı zamanda tohum bankası da
kurduk. Bu coğrafyanın topraklarında üretilebilen damak tadımız olan
buğdayları toplamaya çalışıyoruz. AtaTohum’da tohum türlerini çoğaltıyoruz,
sizlere dağıtıyoruz. 50-60 dönüme ekilebilecek tohum dağıttık. Önümüzdeki
yıl 600 dönüme ekilebilecek tohum dağıtacağız. Bir sonraki yıl zaten
Atakum’un ve tüm ilçelerin ihtiyacını karşılayabilecek yerel tohuma ulaşmış
olacağız. Yerel tohumlar bizim toprağımıza, iklim koşullarımıza uygun.
Sağlıklı nesiller yetiştirmek istiyoruz. Bu anlattıklarımın hepsi birbirini
tamamlıyor ve takip ediyor. Birisi olmazsa zincirin bir halkası kopuyor. O
zaman doktor, hastane, korona devreye giriyor. Biz bu projelerle bunların
hepsine meydan okuyoruz. Yolumuz açık olsun, dualarınız bizimle olsun” diye
konuştu.MUHTARLARDAN HALKYEM EVİ’NE TAM NOTHalk Yem Evi’nin açılış kurdelesini Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil
Deveci ile birlikte kesen kırsal mahalle muhtarları ve hayvan besicileri
tesisin bölge hayvancılığı için önemine dikkat çekti. Çobanlı Mahalle
Muhtarı Recayi Alıcı, “Öncelikle Atakum Belediyesi’ne çok teşekkür
ediyoruz. Kırsal kesimde böyle bir hizmetin vatandaşlarımıza sunulması
gerçekten çok güzel bir şey. Vatandaşlarımızın bunu çok iyi değerlendirmesi
lazım. Böyle bir hizmeti kırsal kesimdeki vatandaşlarımıza sunduğu için
Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci başta olmak üzere Veteriner Hakan
Bey’e ve tüm emeği geçen belediye çalışanlarına çok teşekkür ederim” diye
konuştu. Balaç Mahalle Muhtarı Hasan Liman, “Böyle güzel bir hizmeti
Atakum’a kazandırdığı için Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci’ye ve
emeği geçen tüm arkadaşlara teşekkür ederiz. Vatandaşlarımıza hayırlı
olsun” dedi.‘AYAĞIMIZA KADAR GELEN GÜZEL BİR HİZMET’Atakumlu kırsal mahalle üreticisi Hasan Keskin, “Vatandaşa, halka ve
komşularımıza güzel bir hizmet. Komşularımız, daha güzel daha verimli daha
sağlıklı bir yemi öğütüp, götürüp hayvanlarına yedirecek. Ayağımıza kadar
gelmiş güzel bir hizmet bu. Bundan dolayı Atakum Belediye Başkanı’na
teşekkür ederim” dedi. Erikli Mahalle Muhtarı Hüseyin Sarı ise “İlk kez
yapılmış bir uygulama. Başta belediye başkanımız olmak üzere emeği geçen
herkese ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Halkımızı bu konuda bilinçlendirmek,
halkın mağduriyetlerini gidermek çok önemli. Bir çuval yem piyasada 110-115
tl oldu. Vatandaşın ucuz yem verebilmek için büyük bir çaba harcanmış.
Emeği geçen herkesten Allah razı olsun. Diğer mahallelerde de inşallah
yapılacaktır. Bu çalışmanın devamını bekliyoruz” görüşünü paylaştı.
yurttaşları, sürekli artan yem giderlerine karşı korumak için Samsun’da bir
ilke imza attı. Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci tarafından açılan
Halk Yem Evi, geçimini hayvancılıkla sağlayan Atakumlulara ücretsiz yem
kırma ve karıştırma hizmeti verecek. Besiciyi fabrikasyon yemden kurtararak
maliyet avantajı sağlayacak olan tesis ile bölgede elde edilen süt ve et
verimi de artacak.Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci’nin sözünü verdiği kırsal kalkınma
projelerinden biri olan Halk Yem Evi Samsun’da açıldı. İthal girdilerin
çoğaldığı ve dövizdeki artışa bağlı olarak maliyetlerin her geçen gün
yükseldiği hayvan besiciliğini yerel kalkınma hedefi kapsamında destekleyen
Atakum Belediyesi, Halk Yem Evi ile Samsun’da bir ilke daha imza attı.
Başkan Av. Cemil Deveci’nin makine başına geçerek ilk yem kırma işlemini
gerçekleştirdiği tesis, geçimini hayvancılıkla sağlayan kırsal mahalle
sakinlerinin üretim maliyetlerini düşürecek, Atakum kırsalında yetişen
hayvanların fabrikasyon yemler yerine doğal ürünlerle beslenmesini
sağlayacak, bölgedeki süt ve et verimini artıracak. Atakum Belediyesi
Kırsal Hizmetler Müdürlüğü’nce Taflan Merkez Mahallesi Özören Yolu üzerinde
hizmete sunulan Halk Yem Evi’nden Atakum’un kırsal mahallelerinde yaşayan
hayvan besicileri hiçbir ücret ödemeden faydalanabilecek. Tesisin etrafında
oluşturulan müze alanı ise tarım ve hayvancılığa ilgi duyan herkes
tarafından ücretsiz ziyaret edilebilecek.ATAKUMLU BESİCİLER DAHA FAZLA KAZANÇ SAĞLAYACAKHayvancılıkla uğraşan yurttaşlar, ellerinde bulunan arpa, buğday, mısır,
kepek, yonca gibi ürünleri Halk Yem Evi’ne getirerek tesisteki yem kırma
makinesinde işlemden geçirebilecek. Tüm hizmet giderlerinin Atakum
Belediyesi tarafından karşılanacağı Halk Yem Evi’nde üretilen doğal
besinleri tüketen büyükbaş ve küçükbaş hayvanlar, sağlıklı beslenme
olanağına kavuşacak. Atakum’da üretilen süt ve etteki verimi artırmayı
hedefleyen proje hayvan besicilerinin cebini de rahatlatacak. Üretim
maliyetlerini düşürürken ürün verimini artıran Halk Yem Evi, besicilerin
daha fazla kazanç sağlamasına olanak tanıyacak. Atakum Belediyesi İlhan
Kılıç Kilitli Parke Taş Üretim Tesisleri’ne komşu olan Halk Yem Evi, hafta
içi her gün mesai saatleri içerisinde besiciler tarafından
kullanılabilecek. Atakum Belediyesi, gelecek dönemde ilçenin 27 kırsal
mahallesinde yaşayan tüm yurttaşların kolayca erişebileceği noktalara
kuracağı yeni tesisler ile Halk Yem Evi sayısını artıracak. Yem kırma
işlemi için tesisi kullanan besicilere, Atakum Belediyesi Kırsal Hizmetler
Müdürlüğü’nün uzman veteriner hekimleri ve ziraat mühendislerince eğitimler
verilecek. Üreticiler, modern üretim yöntemleri hakkındaki güncel
gelişmelerden düzenli şekilde haberdar edilecek.MÜZE ALANI GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE TARIM VE HAYVANCILIĞA IŞIK TUTUYORAtakum Belediyesi Halk Yem Evi, tarım ve hayvancılığa ilgi duyan,
çocuklarını bu alanlarla tanıştırmak isteyen yurttaşlar için de bir tarım
müzesi işlevi görüyor. Tesisin etrafında oluşturulan müze alanında; düven,
saban, diğren, boyunduruk, zevle, yaba, orak, tırpan, karalayız, hızar,
hamut, semer, yular, kağnı tekeri ve kara patoz gibi modern tarım öncesi
kullanılan tarihi üretim aletleri sergileniyor. Ayrıca hayvancılığın temel
besin maddeleri olan buğday, ayçiçeği küspesi, pamuk küspesi, yulaf,
korunga, saman, mısır silajı, yem bezelyesi, çayır otu, fiğ, soya küspesi,
kepek, mısır, arpa ve yonca gibi yem bitkileri ziyaretçiler tarafından
yakından incelenebiliyor. Halk Yem Evi, bu yönüyle geçmişten günümüze tarım
ve hayvancılığa ışık tutan bir merkez olma özelliğini taşıyor. Tesisi
ziyaret eden yetişkinler sergilenen tarım aletleri ile nostalji yaşarken
kentlerde yetişen çocuklar ise sofralarına gelen besinlerin üretim sürecini
dokunarak öğreniyor.ATATÜRK’TEN SONRA KORONA EMPERYALİST GÜÇLERİ YENDİAtakumlu kırsal mahalle muhtarları ve besicilerin katıldığı Halk Yem
Evi’nin açılışında yem kırma makinesinin başına geçerek ilk üretimi
gerçekleştiren Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci, “Sevgili
hemşehrilerim, kırsal mahallelerimizin temsilcileri, hani diyorduk ya, ‘Bu
kentte tarım yapılacak, hayvancılık yapılacak’ diye. ‘Yerel kalkınma modeli
öne çıkacak’ diyorduk. Daha o zaman korona yoktu. ‘Türkiye ekonomisi
sıkışıyor, işsizlik artıyordu. O nedenle bizim yeni kalkınma modelleri
üretmemiz, tarıma yeniden dönmemiz gerekiyor, büyük kentlerdeki insanların
yeniden baba ocağına dönmesi gerekiyor’ diyorduk. ‘Gelininiz sizin
yanınızda kalacak, torunlarınızı seviyor olacaksınız, oğlunuz köyünüzde,
tarlanızda duruyor; karnını doyuruyor ve iş bulabiliyor’ olacaktı. Şimdi
onun temellerini atmaya çalışıyoruz. Ülke olarak çok zor koşullardan
geçiyoruz. Belediye olarak da zor bir süreci yönetiyoruz. Bu onlardan
birisi. Biliyorsunuz arkadaşlarımız o günden bu tarafa ev ev, köy köy
dolaşıyorlar. Benim bu anlattıklarımı size anlatıyorlar. Modern, çağdaş
tarım ve hayvancılığın yanı sıra kendi kültürümüze ve geleneklerimize
dönmeye, doğal ortamda besicilik yapmaya çalışıyoruz. Aynı zamanda doğal
ortamda hem kendimiz hem de hayvanlarımız için gıda üretiyoruz. Niye? Suni
ortamda GDO’lu yiyecekler insan ömrünü kısaltıyor, kanser üretiyor. Bunun
artık tartışılabilir bir tarafı kalmadı. Tescillendi. Korona da buna benzer
sanayi ürünü bir hastalık türü. Dünyayı ve emperyalist güçleri yendi
korona. Atatürk’ten sonra emperyalist güçleri yenen korona çıktı. Bu virüse
dünya diz çöktü. Onun için bizim kendi kültürümüze, toprağımıza, doğal
kaynaklarımıza dönmemiz ve çevremizi tüketmememiz gerekiyor. Çevreyi
tüketmeyip korursak kendimizin, çocuklarımızın ve torunlarımızın sağlığını
korumuş oluruz” dedi.‘YEREL KALKINMA MODELİNE TARIM VE HAYVANCILIK DESTEĞİ’Tarımın ve hayvancılığın önemine dikkat çeken Başkan Deveci, “Karadeniz
Rotary Kulubü ile kırsal mahallelerimizde öncelikle kadınlarımıza olmak
üzere 50 adet Jersey ırkı ineği hamile biçimde vereceğiz. 50 ineğin
masrafları Karadeniz Rotary Kulübü tarafından karşılandı. Bir o kadar da
biz çiftçilerimizden alıp yine kırsal mahallelerimize ulaştıracağız.
Toplamda hamile 100 düve dağıtılacak. 6 ay sonra bu düveler buzağı yapacak,
bir 6 ay sonra daha onların dişilerini alacağız, diğer kadınlara vereceğiz.
Böyle ürete ürete her evde Atakum Belediyesi’nin bir çift Jersey büyükbaş
hayvanı olacak. Çiftçi hem hayvan yetiştirecek hem de tarlasında arpa,
buğday, mısır, korunga ne yetiştiriyorsa onları buraya getirecek. Biz
onları burada öğütüp harmanlayacağız, hayvan yemi yapacağız ve çuvallayıp
kendisine teslim edeceğiz. Yani hayvan doğal ortamda büyüyor olacak biz de
çiftçimizin doğal ortamda yetiştirdiği ürünlerden yem yapıp kendilerine
vereceğiz. Onların sütü, yağı, peyniri doğal ortamda büyümüş, doğal besinle
beslenmiş büyükbaştan olduğu için doğal ürün olacak. Veteriner
hekimlerimiz, ziraat mühendislerimiz sürekli tarlada. Ürünleri takip
edecekler. Veteriner hekimlerimiz, hayvan gebe olduğundan sütü bize
gelinceye kadarki dönemde de hayvanların sağlığını ve sütün hijyenik
koşullarda üretilmesini kontrol edecekler. Biz de kurduğumuz kooperatif
sayesinde bu ürünleri pazara ulaştırıp ‘Bu ürün Atakum Belediyesi uzmanları
tarafından kaynaktan bugüne kadar kontrol edilmiştir. Sağlıklı ve doğal
ürünlerdir’ damgasını vuracağız. Ardından bu doğal ürünleri yalnızca
Samsun’a değil tüm Türkiye’ye ulaştıracağız. Bu ne demek? Hem insanların iş
için başka şehirlere gitmesini önleyip onları evlerinde tutmaya çalışacağız
hem de yerel kalkınma modeline tarım ve hayvancılık aracılığıyla omuz
vermiş olacağız” diye konuştu.‘BURASI TARIM KENTİ, TARIMLA KALKINMAMIZ LAZIM’Samsun’un Yakakent’ten Terme’ye kadar özellikle Samsun-Sinop karayolu
çevresinin düzgün ve teknolojik aletlerle tarım yapılabilecek bir alan
olduğunu vurgulayan Başkan Deveci, “Üstelik bu alan baştan sona, tümüyle
sulanabiliyor. Türkiye’nin başka yerinde böyle bir sulanabilir tarım
arazisi yok. Türkiye bütçesinin önemli bir bölümünün harcandığı GAP
unutturuldu. Ne oldu, ne ekiliyor, ne biçiliyor, bir sahibi var mı? Kimin
elinde belli değil, bilmiyoruz. Ama burası bizim. Sahiplerini biliyoruz,
biziz. Kimin tarım yaptığını biliyoruz. En azından buna sahip çıkmamız
gerekiyor. Karadeniz’deki Samsun’un Bafra, Terme, Çarşamba, Alaçam
ovalarına sahip çıkmamız gerekiyor. Ben önceki günlerde Ondokuz Mayıs
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal’ı ziyaret ettim. Onların da bu
konuda duyarlılığı var. Bafra, Çarşamba ziraat odaları, ticaret odaları ve
tarımla ilgili işletmecilerle görüşüyorum. Burada bir farkındalık yaratmak,
tarımı planlamak ve alım garantili tarım ekimini teşvik etmeyi
hedefliyoruz. Bu kuruluşlar, özel işletmeler bir araya gelebilirse,
kooperatifler ve şirketlerle el birliği ile tarımı planlayıp üreticinin
zarar etmeyeceği bir organizasyon kurabilirsek çok faydalı olacaktır. Bu
Atakum için bir şart. Sanayiye ihtiyaç kalmaz. Bizim doğayı ve çevreyi
kirleten, bacasından duman tüten bir sanayiye ihtiyacımız yok. Burası tarım
kenti, tarımla kalkınmamız lazım. Biz de Atakum olarak bunun gereğini
yerine getiriyoruz” ifadelerini kullandı.‘BURASI HEM YEM TESİSİ HEM DE MÜZE’Halk Yem Evi’nin küçük ama önemli bir tesis olduğunun altını çizen Başkan
Cemil Deveci, “Doğal ortamda üretimi ve doğal ortamda tüketiciye ulaştırma
kararlılığının ifadesi bu. Arkadaşlarımı yürekten kutluyorum. Buraya
gelenler tesisin bahçesinde çocukluğumuzda kullanılan tarım aletleri olan
düven, saban, diğren, boyunduruk, zevle, yaba, orak, tırpan, karalayız,
hızar, hamut, semer, yular, kağnı tekeri ve kara patoz gibi aletleri
görecekler. Bir de hayvancılığın temel besin maddeleri olan buğday,
ayçiçeği küspesi, pamuk küspesi, yulaf, korunga, saman, mısır silajı, yem
bezelyesi, çayır otu, fiğ, soya küspesi, kepek, mısır, arpa ve yonca gibi
yem bitkileri de yer alacak. Burası hem bir yem tesisi hem de bir müze.
Atakum bunun bir benzerini güneydoğu kırsal mahallelerimizin yolu üzerine
yapacak. Birkaç gün içerisinde o da faaliyete geçecek. Daha sonra ihtiyaç
duyulan alanlarda da çoğaltacağız” dedi.‘MOBİL MANDIRALARDA MARKA PEYNİRLER ÜRETECEĞİZ’Atakum’un peynirde markalaşacağını belirten Başkan Deveci, “Bir başka şey
daha yapıyoruz. Hayvancılık öneriyoruz. Sütünden de peynir, tereyağ gibi
ürünler yapmak gerekiyor. Küçük, mobil mandıralar oluşturmaya çalışıyoruz.
Bu mandıralarda doğal ortamda yetişmiş hayvanların sütünden markalaşmış
ürünler oluşturmak istiyoruz. Örneğin Kars kaşarı gibi Samsun veya Atakum
Burması diyebileceğimiz peynir türleri üretmeye, bunları da markalaştırma
üzerinde çalışıyoruz. Arkadaşlarımız üretimin nasıl steril şartlarda
yapıldığını kırsal mahallelerde anlatıyorlar. Daha sonra da mobil
mandıralarda veya bölgelerindeki mandıralarda üretim gerçekleşecek. Biz
yine ürünlerin sağlıklı ve steril koşullarda üretildiğini takip edeceğiz.
Sonra da ‘Bu ürünler doğal ortamda üretilmiş, hijyenik koşullarda bizim
kontrolümüzde size ulaştırılmıştır’ diyeceğiz, imzamızı atacağız. Siz de
hiç tereddüt etmeden steril ve doğal ürünler olarak tüketeceksiniz”
ifadelerini kullandı.‘600 DÖNÜME EKİLECEK TOHUM DAĞITIYORUZ’Atakum Belediyesi’nin Karadeniz’deki ilk tohum merkezi olan AtaTohum’u
kurduğunu hatırlatan Başkan Deveci, “Biz aynı zamanda tohum bankası da
kurduk. Bu coğrafyanın topraklarında üretilebilen damak tadımız olan
buğdayları toplamaya çalışıyoruz. AtaTohum’da tohum türlerini çoğaltıyoruz,
sizlere dağıtıyoruz. 50-60 dönüme ekilebilecek tohum dağıttık. Önümüzdeki
yıl 600 dönüme ekilebilecek tohum dağıtacağız. Bir sonraki yıl zaten
Atakum’un ve tüm ilçelerin ihtiyacını karşılayabilecek yerel tohuma ulaşmış
olacağız. Yerel tohumlar bizim toprağımıza, iklim koşullarımıza uygun.
Sağlıklı nesiller yetiştirmek istiyoruz. Bu anlattıklarımın hepsi birbirini
tamamlıyor ve takip ediyor. Birisi olmazsa zincirin bir halkası kopuyor. O
zaman doktor, hastane, korona devreye giriyor. Biz bu projelerle bunların
hepsine meydan okuyoruz. Yolumuz açık olsun, dualarınız bizimle olsun” diye
konuştu.MUHTARLARDAN HALKYEM EVİ’NE TAM NOTHalk Yem Evi’nin açılış kurdelesini Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil
Deveci ile birlikte kesen kırsal mahalle muhtarları ve hayvan besicileri
tesisin bölge hayvancılığı için önemine dikkat çekti. Çobanlı Mahalle
Muhtarı Recayi Alıcı, “Öncelikle Atakum Belediyesi’ne çok teşekkür
ediyoruz. Kırsal kesimde böyle bir hizmetin vatandaşlarımıza sunulması
gerçekten çok güzel bir şey. Vatandaşlarımızın bunu çok iyi değerlendirmesi
lazım. Böyle bir hizmeti kırsal kesimdeki vatandaşlarımıza sunduğu için
Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci başta olmak üzere Veteriner Hakan
Bey’e ve tüm emeği geçen belediye çalışanlarına çok teşekkür ederim” diye
konuştu. Balaç Mahalle Muhtarı Hasan Liman, “Böyle güzel bir hizmeti
Atakum’a kazandırdığı için Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci’ye ve
emeği geçen tüm arkadaşlara teşekkür ederiz. Vatandaşlarımıza hayırlı
olsun” dedi.‘AYAĞIMIZA KADAR GELEN GÜZEL BİR HİZMET’Atakumlu kırsal mahalle üreticisi Hasan Keskin, “Vatandaşa, halka ve
komşularımıza güzel bir hizmet. Komşularımız, daha güzel daha verimli daha
sağlıklı bir yemi öğütüp, götürüp hayvanlarına yedirecek. Ayağımıza kadar
gelmiş güzel bir hizmet bu. Bundan dolayı Atakum Belediye Başkanı’na
teşekkür ederim” dedi. Erikli Mahalle Muhtarı Hüseyin Sarı ise “İlk kez
yapılmış bir uygulama. Başta belediye başkanımız olmak üzere emeği geçen
herkese ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Halkımızı bu konuda bilinçlendirmek,
halkın mağduriyetlerini gidermek çok önemli. Bir çuval yem piyasada 110-115
tl oldu. Vatandaşın ucuz yem verebilmek için büyük bir çaba harcanmış.
Emeği geçen herkesten Allah razı olsun. Diğer mahallelerde de inşallah
yapılacaktır. Bu çalışmanın devamını bekliyoruz” görüşünü paylaştı.