“ANA HAYÂT YASAMIZ”, “OKU!” İLE BAŞLIYOR!.. ALİ KAYIKÇI DEREBAHÇELİ (Yeni bir “Eğitim-Öğretim Yılı”na “Bismillâh” derken): * “Oku! Seni yaratan Rabbinin adıyla; Oku!.. O, keremine nihayet olmayan Rabbindir; ki, kalem ile yazı yazmayı öğreten de O’dur. O, insana bilmediği şeyleri öğretti. Sakın okumazlık etme; çünkü insan, kendini nasîhate ihtiyacı yokmuş görmekle muhakkak azgınlık eder!..” (Kur’ân-ı Kerîm; Alak Sûresi, âyet 1-7)* “(Ey Habîbim!)
Kur’ân-ı Kerîm okuyacağın zaman E’üzü… söyle!..” (Kur’ân-ı Kerîm; Nahl Sûresi, âyet 98’den)
* “Kur’ân-ı Kerîme saygı göstermek, E’ûzü okuyarak başlamakla olur.” (Hz. Muhammed “sallallahü aleyhi ve sellem”)
* “Eûzü besmele: Eûzübillâhimineşşeytânirracîm. Allahü teâlâya yaklaşmak isteyenler, E’ûzü’ye yapışmalı. O’ndan korkanlar da E’ûzü’ye sarılmalıdır. Günâhı çok olanlar E’ûzü’ye sığınır, kaçaklar E’ûzü’den rahatlık arar. E’ûzü’nün mânâsı; ‘Allah’ın rahmetinden uzak olan ve gazâbına uğrayarak dünyâda ve âhirette helâk olan şeytândan, Allahü teâlâya sığınırım, korunurum, yardım beklerim. O’na yalvarır, imdâd isterim’ demektir.” (Seyyid Abdülhakîm Arvâsî “r. aleyh”)
aygıdeğer Okuyucularımız!..“
Yeni Akit Gazetesi Köşe Yazarı Sn. Şevki Yılmaz”, 8 Eylül 2023 günü yayınlanan yazısında “
Ana Hayat Yasamız Kur’ân-ı Kerîm” deyince biz de bunun ilk emrinin “
İkrâ/Oku!” diye başladığını hâtırlattıktan sonra sözü 11 Eylül 2023 Pazartesi günü (bu gün) başlayacak olan “
4-6 Yaş Grubu Kur’ân Kursu Eğitimleri”ne getirmek istiyor ve bu hususta malûm (laikçi) bir zihniyet mensuplarının yıllar yılıdır hop oturup hop kalkmalarının son yıllara ait bir mesele olmadığını şöylece bir dillendirelim istiyoruz:Malûm şu “
28 Şubat zulmü” öncesi bir tarihte, 15 Haziran 1997’de neşredilen bir İstanbul gazetesinde, “
Besmeleyle şov” başlıklı yazıda; “
DYP lideri ve Dışişleri Bakanı Tansu Çiller”in, D-8 toplantısının açılışında yaptığı konuşmaya “
Bismillâhirrahmanirrahim” diyerek başlamasını gündemine taşıyıp
“laiklik imajı için bir tehdit” olduğunu yazması üzerine “
Türkiye Gazetesi Köşe Yazarı Prof. Dr. İsmet Miroğlu” 21 Haziran 1997 tarihindeki “
Laiklik Anlayışı” başlıklı makâlesinde; “
Bu yorum; gazetenin, laikliği de İslâmiyeti de bilmediğini göstermektedir. Laiklik, din ve vicdan hürriyetinin her türlü tecavüze karşı korunmasıdır. Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller’in, D-8 toplantısındaki konuşmasına ‘Besmele’ ile başlaması, din ve vicdan hürriyetini yaşamasıdır. Bu hürriyetin önlenmesi, laiklik değil, tam tersine antilaikliktir. Antilaiklik anlayışı ise laikliğin inkârıdır. Başta ABD olmak üzere bütün Batılı ülkeler, parlamentolarının açılışlarını İncil ile yapmıyorlar mı? Demek oluyor ki, bu gazetenin ve onun gibi düşünenlerin ‘laiklik anlayışı’ antilaikliktir” demekte ve sonrasında ise şöyle devam etmektedir:
“Türk milleti, halkının yüzde 99’u ile Müslümandır. Ve Müslümanların her işlerine ‘Besmele’ ile başlaması, Müslümanlığın gereğidir. Laikliğin en mükemmel şekli, İslâmiyet’te vardır. Diğer dinlerde, ayrı inançtan olan insanlara tahammül edilemez iken, İslâmiyet başka dinden olanlara en geniş din ve vicdan hürriyetini tanımıştır.Müslümanlıkta fert ve toplum hayatında ‘Besmele’nin önemi büyüktür. Müslümanın inancını korumasının birinci şartı, ister yalnız başına, ister toplum hâlinde olsun, her işe ‘Besmele’ ile başlamasıdır. Sağlam İslâm inancı ve güzel İslâm ahlâkı, Osmanlı İmparatorluğunu altı asır ayakta tutan güç olmuştur. Dış güçler, misyonerleri ve ajanları ile İslâm inancına ve ahlâkına darbe vurdukları için Osmanlı Devleti içten çökertilerek yıkılmıştır. Aynı güçler, şimdi bu oyunu Türkiye Cumhuriyetini yıkmak için oynamakta ve bu maksatla, ülkemizde laiklik yerine antilaikliğin gerçekleşmesine çalışmaktadır. Bu gazete ve onun gibi düşünenler de bu oyuna alet olmaktadırlar.” aygıdeğer Okuyucularımız!..Biz de aynısını diyor ve “
Miroğlu Hocamız”ı rahmetle anıyoruz. İlâveten de bu his ve düşüncelerle kaleme aldığımız aşağıdaki mısralarımız ile
Sizleri başbaşa bırakalım istiyoruz. Kalbî sevgi ve saygılarımızla…
= = = (***) = = =“Ana hayât yasamız”, “Oku!” ile başlıyor; “4-6 yaş”ta alış, “ölene dek” hep çalış; “Dünyâ âh’ret tarlası”, “cennet”i hep aşlıyor; Şu “Eûzü besmele”, olsun daim açılış!.. Şu “Eûzü besmele”, “Allah’a yaklaştırır;“Nâr”dan korkanları da, “şer”den uzaklaştırır; “Günâh”ı çok olanın, kalbini aklaştırır; “Tevbe” et, “istiğfâr” kıl, “nâdim” olmaya alış!.. Şu “Eûzü besmele”, “hayrın anahtarı”dır; “Şeytân”dan uzaklaşmak, “yeşil” için “sarı”dır; “Sevâb” biçmek muratsa; o “tohum”dur, “darı”dır;“Verimli arazi”ye, santim santim bir dalış!.. KAYIKÇ’Ali diyor ki, “4-6 yaş’ta alış……Doğru olsun/hak olsun, bu yolda daim çalış……Diyanet’ten dâvet var, 11 Eylül açılış……Laikçiler çatlasın, Esfel’li alçalış!..” 
