İslam'ın kayıp çocukları:
Modern dünyanın ve misyonerlerin modern okullarını gitmeyip, seküler ve
konforlu bir hayatı reddetmek demek ilk önce.
Sonra dilenmek demek. Şöyle ki: Afrika'nın yoksul ülkelerinde Kur'an
talebeleri yiyecekleri yemeği (Yemekleri demek isterdik fakat çoğu zaman
sadece yemeği) kendileri tedarik etmek durumundalar. Bunu da şu şekilde
yapıyorlar: Sabah veya akşam dersten önce veya sonra çarşı, pazar esnaf
dolaşarak onlardan yardım dileniyorlar. Topladıklarını getirip
öğretmenlerine veriyorlar. Öğretmenleri de onlara yiyecek satın alıp
pişiriyor. Bu da genel olarak tek bir yemek olabiliyor.
Sonra sürünmek demek. Şöyle ki: Kur'an talebelerinin devam ettikleri
medreseler bizim anladığımız okul düzeninden ve ortamında çok farklı.
Çoğunun altlarında sıra ve karşılarında kara tahtaları yok. Kitap ve
defterleri de ha keza. Öğrenciler ezberlerini yapmak için luh denilen
tahtaları kullanıyorlar. Altlarında bir hasır veya toprağın üzerinde,
tozların içinde tabiri caiz ise sürünerek, Kur'an eğitimi almaya
çalışıyorlar.
Sonra bir güzel çocuk ayağa kalkıyor: Bir Besmele çekiyor eriyorsunuz.
Belki hayatınızda hiç bu kadar güzel besmele çekmediniz. Bu kadar içten dua
eden görmediniz...
Ağlıyorsunuz. Belki de duadan hissedarsınız.
Bu çocuklar İslam'ın kayıp çocukları olmasın diyerek yollara düşüyoruz. Bu
yolculuğumuz da Afrika Çad N'Djemana Halid Bin Velid Medresesinde okuyan
İslam çocukları için devam ediyor.
Çalışmalarımızı sizlerle paylaşacağız. Siz kimsiniz? Diye sorulan değil.
Nerede kaldınız? Diye kucaklanan, beklenen olmak, Kabul edilmiş duaların
içinde olmak ister misiniz?
Bekliyoruz
Siyahareketi
GÜNDEM
Yayınlanma: 17 Kasım 2022 - 14:48
Afrika'da Kur'an talebesi olmak demek:
İslam'ın kayıp çocukları: Modern dünyanın ve misyonerlerin modern okullarını gitmeyip, seküler ve konforlu bir hayatı reddetmek demek ilk önce
GÜNDEM
17 Kasım 2022 - 14:48
İlginizi Çekebilir